bakışlarım saplanmış yerlere
sabahları bir korkunç olmuş
gözlerim gecelere
düşlerim sabahlara kanmış
ağlamışım yokluğunda
umudum kalmamış sana dair
ve bir kuru yaprak sarılığında
solmuşum...
her köşede bir anı bıraktım
her geçtiğinde yüzüne çarpsın diye
gözyaşlarım güllerde martılardada çığlıklarım
hırçınlığımıda denize
senden sonrası diye armağan
unutmak için şimdilik
kolay unutulmazya
ürkekliğimize yağmurlara anılarımızı rüzgarlara
hatalarımızı hayata yükledik
istedikki duman gibi savrulsun
yok olsun istedik
oysa her kibritte
biz aşkı içimize çektik
BU gün ayrılıgımızın ilk günü
zor geldi ayrılık zor geldi seni özlemek
bunca isterken seni göçmen kuşlar gibi göç etmek zor geldi.
Silik bir ezginin mısralarında saklandı kayıp bir görüntü gibi gözlerin
seni sakladı aramızdaki yollar.
Çok uzaklardan bir ağıt gibi sesin
kulaklarımda uğulduyor şimdi.
Bundan sonra ben varmıyım yok muyum
bir şeyler söylesem de şaşkınlığımdan sakın aldırma söylediklerime
sana acı verir onlar
ayrılığın acıları bir sızı gibi içine işler
kıyamam
oysa bilirim aldırmaz görünürsün.
Gittin
ve sen gittikten sonra nemi oldu
bu şehirde yağmur başladı.
Arkandan göz yaşi döktü tanrı
ve bana kalandı
ıslak bir hoşçakallll.....
Sevgisiz kalmak mıydı bizi bozan
Ya da onca sevginin üstüne
Adam gibi bir aşk bulamayışımız mı?
Ben bir olmak istedim seninle
Yanında durmak değil,benliğin ruhun olmak.
Ne uzaklıkların yıkabildiği
Ne acıların kanatabildiği
Tek yürek olmak.
Sevgili,eş anne,çocuk ya da dost değil
Ben canında can olmak istedim senin...
Kopardım gökyüzünde yanıp sönen sahte ışıkları
Denizlere fırlattım,dağlara tepelere savurdum
Yıldızız diye parlamasınlar yalandan öyle
Ben sen olmak istedim sadece
Aklım,ruhum,bedenim ve tüm benliğimle
Tüm yalan,sahte yıldızlara inat...