Çocuğa cinsel eğitimin nasıl verileceği konusu artık günümüzde oldukça iyi biçimde belirlenmiş durumdadır. Eskiden, aileler bu konuda donanımsız olduklarından çocuğun cinsellikle ilgili sorularına ya cevap vermezler, ya da uygun olmayan cevaplar verirlerdi. Böyle olunca da, çocuklar sorularının yanıtlarını pek de sağlıklı olmayan kaynaklardan öğrenmeye yönelirlerdi. Ancak, günümüzde her konuda olduğu gibi bu konuda da anne ve babalar hatta çocuk sahibi olmadan önce kendilerini yetiştirmeye çalışıyorlar. Çünkü, çocuk öncelikle bir aile içinde büyüyor ve şekil alıyor. Kendini ve dünyayı tanırken ilk bilgileri öncelikle yakın çevresinden yani anne ve babasından alıyor. Çocuğun sağlıklı bir kimliğe, benlik duygusuna sahip olması amaçlandığında anne ve babanın yaklaşımının niteliği çok önemli hale geliyor. Cinsellik gibi son derece önemli bir konuda anne baba ya da çocuğun çevresindeki diğer insanlar tarafından yapılacak hataların, çocuğun ileriki yaşamına olumsuz biçimde yansıyabileceği gerçeği hiç unutulmamalıdır.
Bu nedenle, anne babaların çocuklarının cinsel gelişimlerine sağlıklı bir biçimde rehberlik edebilmeleri için, öncelikle kendilerinin sahip olduğu bilgilerin kaynağını ve bunun kendileri üzerindeki etkilerini yeniden gözden geçirmeleri gerekmektedir. Anne baba, öncelikle varsa bu konudaki güçlüğünü gidermenin yollarını bulmalıdır. Anne ve babanın, çocuğun bu konudaki sorularını dinlerken sergilediği beden dili, istekli olup olmadığı da çocuğa, anne ve babasının duyguları hakkında fikir verir. Çocuğun sorusuna uygun yanıt verilse de ebeveynin ses tonu (utangaç, kısık ses vb) nun niteliği çocuğa bu konunun ayıp, konuşulmaması gereken bir konu olduğu mesajını verebilir. Çocuğun gelişim özellikleri hakkında bilgi sahibi olmayan bazı ebeveynler de, bu tür soruların erken olduğunu düşünerek çocuğa bunlarla ilgilenmemesi gerektiğini söylerler. Her iki durumda da çocuğun merakı daha da artar. Ancak. bu merak duygusuna bir başka duygu da eşlik etmeye başlamıştır, suçluluk. Çocuk, aslında doğal olan ilgisinin anne babanın uygun olmayan tepkisi ile doğal olmayan bir ilgiye dönüştüğünün bilincinde olamaz. Onun, gerçekte yaşadığı bu konu ile ilgili gittikçe artan bir ilgi ve buna paralel giden suçluluk duygularının olduğudur. Bu duygular, sağlıklı bir cinsel kimlik geliştirmesinde çocuğa pek de yardımcı olmayacak, üstesinden gelmesi gereken bu gelişim görevini zorlaştıracaktır.
Çocuğa bilgi verirken dikkat edilmesi gereken, bilginin çocuğun gelişim düzeyine uygun olmasıdır. Gereğinden az ya da gereğinden ayrıntılı bilgi çocuk için güçlük doğurur. Çocukların soruları o anda ertelenmeden basit, kısa, kesinlikle gerçek ve endişesiz verilmelidir. Anne ve babanın konuya gereğinden fazla zaman ayırması ya da çocuğun öğrendiklerini test etmesi de gereksizdir.
Genellikle üç yaşına doğru çocuklar soru ve davranışları ile bu konudaki ilgilerini belli ederler. Özellikle kız ve erkek ayrımını incelemeye başlarlar. Kız ve erkek kardeşlerin ortak yaşamında kendiliğinden yapılan gözlemler, çocuğun bu farklılığı anlamasını kolaylaştırır. Kız çocuk, erkek çocuğun cinsel organını görünce neden kendisinde olmadığını sorar. Annenin verebileceği en uygun yanıt."Kız çocuklarının yapısal olarak böyle, erkek çocuklarında öyle olduğudur."Çocuk, aldığı bu yanıtla tatmin olmuşsa soru sormaya devam etmez. Eğer, soru sormaya devam ediyorsa o zaman bu yanıt biraz daha açılabilir".Kızlar ve erkekler ayrı ayrı yaratılmışlardır. Kızlar büyüyünce anne, erkekler de baba olurlar."
Şimdi, çocuklardan gelebilecek olası sorular ve en uygun yanıtların neler olabileceğini birlikte görelim:
"Bebekler nereden gelir?"
Bebeğin nereden geldiğini öğrendikten sonra çocuklar hemen bebeğin nereden ve nasıl çıktığını merak ederler.
"Bebekler, annenin karnından dışarı nasıl çıkar?"
"Bebek, yeterince büyüyünce, doktor yardımıyla annenin bacaklarının arasındaki bir açıklıktan doğar".Anneler, bazen çocuklarına yanıt verdikçe onların giderek daha fazla ayrıntıyı isteyebileceklerinden korkarlar. Oysa, çocuklar hazır olmadıkları soruları sormazlar. Bir soruya aldıkları yanıtı unuttukları için tekrar sorarlar. Bazen, yanıtı çok iyi kavrayamayabilirler ancak sorulara karşılık verilmesinin rahatlığı ile çok üstünde durmazlar. Bu soruda, çocuklar bebeğin annenin karnından dışkılama yolu ile çıktığını zannedebilirler. O zaman "Bebek, annenin çişini yaptığı delikten doktor yardımı ile dışarı çıkar" demek uygun olur. Çocuklar, bir süre sonra da bebeğin anne karnına nasıl girdiğini merak eder ve sormaya başlarlar.
"Bebek, annenin içine nasıl girer ?"
"Annenin karnında pek çok küçük tohum vardır. Bu tohumların annenin karnındaki özel bir torbada büyümesi sonucunda bebek meydana gelir."Annelerin, en çok zorlandığı soru genelde 5 yaşa doğru sorulur. Çocuklar, bebeğin meydana gelişinde babanın rolünün ne olduğunu merak etmeye başlarlar. Şöyle bir açıklama uygun olur."Annenin tohumlarından biri babadan gelen diğer bir tohum ile birleşir ve annenin karnında bir bebek oluncaya kadar özel bir torbada büyümeye başlar."
Böyle bir açıklamanın ardından çocuk, bu kez babanın tohumlarının anneye nasıl geçtiğini merak eder. Çocuğa verilecek yanıt "Anne ile baba çocuk istedikleri zaman yatakta birbirlerine sevgi ile yaklaşırlar. Babanın penisinden gelen tohum annenin içine geçer. Annenin tohumlarından biri ile birleşerek küçük bir yavru oluşturur ve büyümeye başlar. "Çocuklar, anne karnındaki bebeğin nasıl beslendiği ve nefes aldığı ile de ilgilenirler. Bu durum şöyle açıklanabilir: "Anne karnındaki bebek, hava ve yiyeceği annesinin kanından göbek kordonu aracılığı ile alır. Göbek kordonu uzun beyaz bir boruya benzer. Bebek dünyaya geldikten sonra bu kordona ihtiyaç duymaz. Kendi kendine nefes alır ve süt içer."
Çocuğun her konuda olduğu gibi bu konudaki sorularına da kesinlikle gerçek, yani doğru yanıtlar verilmelidir. İstediği yanıtı alan çocuk hem kendine hem de ailesine güven duyar. İlgi ve meraklarına ailesinden yeterli yanıtları alamayan çocuklar ise aileleri ile iletişimlerini keserler. İlgi ve meraklarını davranışlara dökerler. Bu durumda hem çocuk hem de aile istenmeyen durumlarla karşı karşıya kalırlar.
Sevgili anne ve babalar, çocuğunuzun "bir bebeğin dünyaya gelişi " ile ilgili olarak sorduğu sorulara verdiğiniz yanıtların niteliği, onun sağlıklı bir birey olmasında çok önemli bir rol oynayacaktır. En büyük yardımcınız, gerçekler olacaktır. Unutmayın.
Psikolog İlknur Kurt