uzaklığına sıraladığım sözcüklerimin ağırlığı yok
tutunamadığım yüzlerin sözcüsüyüm
hepsini asıyorum kuytu köşe bir yerlerde
cinayeti değil intiharı azmettiren öfkenin soğukluğu
sarıp sarmalıyor avuç içimin her çizgisini
ölümümün şekli saklı dudak uçlarında ki kurulukta
yutkunuşların elveriyor gelecek cevaplarının keskinliğini
yapamadım ki söyleyeyim
acı acı gülümsemelerin katık olduğu seslenişlerim
engelledi onu ve siliverdi anıların gözlerindeki heyecanlı bekleyişini
uzaktan gelen bağırışların ayrımını yapamadan
susarak teslim etti günahın soğuk ellerine kendini
öyle bir inancın sonucuydu ki yaptığı
anlamsızlık gelgitlerine uzandığı anları düşünerek
uyudu seslenişlere aldırmadan