Kaldı ki karanlığın özümsenişide bi sorundur içimizde..
Korkunun kokusuna alıştık sokakların soğuk körlüğünde
kaybettik umutlarımızı teker teker
nefes alışlarımıza sığındık,teselli aradık muhabbetlerde
şişe diplerine boşalttık öfkemizi
ve sigaramızın son nefesine attık virgülü
üç noktayla biten soluk verişlerimizden cevap bekledik
Biz hiç yaşamadık...
Yaşatıldık aslında sadece
Çünkü Beklemek İstemekten Daha Kolaydı Bizim İçin...
Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan
İki ayrı yürekte durmadan kanayan
Seyduna'yla Şahrud
Yüreklerin akarken bıraktığı izi
Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
Yoktu.
İki iklim farkıydılar
Ne zaman göz göze değseler
Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
Üçüncü bir kente düşmüş suretleri
Şahrud gökyüzü geliniydi.
Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
Bir solukluk rüzgarda bile
Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi.
Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.
İki iklim ayrıldılar.
"Ya Şahrud!" dedi Seyduna
"Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
Su gibi git."
Şahrud'un yüzüne keder mayın gibi durdu.
Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki,
Şahrud vardığı denizlerde hala
Seyduna türküleriyle uyanmakta,
Seyduna, Şahrud'un gözlerinden kalan
Masalla yaşlanmakta.)
Buraya hic biryerden alinti yapmadan sadece kendinize ait siirleri yaziniz.
Her siir icin ayri bir konu acilmayacak, misal ; LEVIS-501-Siir ve güzel sözler galerim
Bu sekilde bir konu acin ve tüm birikimlerinizi orada arsivleyin.
Yani her üye sadece tek konu acabilecek ikinci bir konu acan üyenin verdigi emege bakilmaksizin konu silinecektir.
Ancak diger üyelerin galerisine istediginiz kadar cevap yazmak serbesttir.
Bastada söylediigmiz gibi siirler sadece kendi eseriniz olmali annemin, babamin ablamin, abimin siirleri seklinde konular istemyioruz...