güneş battı.
yine akşam oldu...
sensiz sessiz bir karanlığa büründü sokaklar
yüreğimde amansız bir sızı,
içim alabildiğine karışık...
yaralı bir kuşun kanat çırpışı kadar sitemliyim hayata...
ve bitmek bilmeyen bir hüzün!
şimdi iç çekişlerimin bastırılamaz isyanı var.
sabahın buğusunda, akşamın esen yelinde
kuytu, çok uzak yerlerde arıyorum seni
özleme, hasrete yenilen çocukluğumu yakalıyorum saçlarından
ta derinden duyuyorum yıllar önceki gözyaşlarımı
nedeni bilinmez, hala ağlıyor gözlerim
hala o derin yara kanıyor...
dedim ya bilinmez işte...
hiç hesapta yokken yaşanılan şeyler takılıyor zihnime...
bir kardelen çilesi, bir manolya hüznü çöküyor üstüme...
ve ben yalnız yaşıyorum hayatı,
acıyı, mutluluğu yalnız tadıyorum...
buralar soğuk, buralar karanlık, sensiz...
dipsiz bir kuyu belki de,
anlatılmaz, yaşanır derler ya hani..
işte o hesap benimki de...
hayatın tek gerçeği belki de...
koskoca bir hüzün...