Bill Gates öldükten sonra Tanrının huzuruna çıkmış. Tanrı demiş ki: 'Bill senin durumun hakikaten karmaşık. Seni cennete mi cehenneme mi yollamalı bilemiyorum. Her eve bilgisayar girmesine yardımcı olarak insanlığa katkıda bulundun ama bir yandan da Windows gibi bir rezaleti de yarattın. Ben de senin özel durumuna göre bir şey yapacağım. Cenneti de cehennemi de ziyaret et, hangisine
gideceğine kendin karar ver. 'Tamam' demiş Bill Gates, 'Önce cehenneme bir
bakayım.' Ve inmiş cehenneme Bir de bakmış berrak sulu bir kumsalda
bir sürü güzel kız top oynuyor eğleniyor, güneş parlıyor hava süper.
'Cehennem böyleyse Cenneti hakkaten görmek isterim.' demiş ve cennete çıkmış.
Bir bakmış, bulutların üzerinde bir yer, etrafta melekler uçuşuyor, insanlar
lir çalıyor, güzelce bir yer ama Cehennem kadar değil. 'Tamam' demiş tanrıya Bill Gates, 'Ben cehenneme gitmeye kararlıyım.' Bir süre sonra tanrı cehennemi ziyaret
etmiş. Gitmiş Bill'in yanına, Bill bir duvara zincirlenmiş, alevler içinde karanlık bir
mağarada ve zebaniler işkence ediyor.
- Nasılsın Bill?
- Korkunç! Burası iki hafta önce geldiğim cehennem değil! Kızların oynaştığı o
güneşli kumsala ne oldu? Tanrı yanıt vermiş:
- O mu? O ekran koruyucuydu!!