Öyle sözler söyledi ki İsrail lideri Peres'in gözleri faltaşı gibi açıldı. Bu sözler dünyada da yankı buldu. İşte o an;
Başbakan Erdoğan, Davos'u resmen birbirine kattı! Davos'u protesto eden Erdoğan, Perez'i fırçaladı ardından gazetecinin eline vurdu. İşte dünya televizyonlarının son dakika verdiği, peşpeşe yayınlanan o görüntüler;
ABD'nin limitsiz desteği ile Gazze'de soykırım operasyonuna girişen İsrail'i nefretle karşılayan vatandaşlar, 2004 yılında Amerikan Yahudi Kongresi'nden "Cesaret Ödülü" alan Başbakan Erdoğan'dan, biran önce bu ödülü iade etmesini bekliyor.
Onur kırıcı ödül
Vatandaşlar Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Amerikan Yahudi Kongresi'nden "Cesaret Ödülü" alan dünyadaki tek Müslüman Devlet adamı olarak kalmasının onur kırıcı olduğunu belirterek, "Gazze'de böylesi akıl almaz insanlık dramı yaşanırken, Erdoğan bu onur kırıcı ödülü derhal iade etsin" diyor.
Çevik bir'in dostları
28 Şubat'ın önemli isimlerinden dönemin Genelkurmay Başkanı Çevik Bir de, 28 Şubat sürecinde sık sık ABD'ye giderek kısa adı JİNSA olan Yahudi Ulusal Güvenlik Komitesi üyeleri ile bir araya gelmişti.
İsrail'e hizmet ödülü
Amerikan Yahudi Komitesi, Amerika'nın en önde gelen ve etkin Musevi lobilerinin başında bulunuyor. Amerika'da 33 merkezi bulunan komite, özellikle İsrail'e hizmet eden ve edeceğine inanılan devlet adamlarına ödül veriyor.
İki haftadır, Filistin'in Gazze Şeridi'nde çoluk çocuk demeden yüzlerce insanı katleden soykırımcı İsrail'e tüm dünyadan ve Türkiye'nin dört bir yanından öfke yağıyor. Vatandaşlar Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, kısa adı AJC olan Amerikan Yahudi Kongresi'nden "Cesaret Ödülü" alan dünyadaki tek Müslüman Devlet adamı olarak kalmasının onur kırıcı olduğunu belirterek, "Gazze'de böylesi akıl almaz insanlık dramı yaşanırken, Başbakan Erdoğan ödülü derhal iade edip, Türkiye'nin onurunu kurtarmalıdır" diyor.
Türkiye-İsrail dostluğu geliştirilmeli"
Kısa adı AJC olan Amerikan Yahudi Kongresi, 2004 yılı Ocak ayında New York'taki HSBC binasında düzenlenen törenle Başbakan Tayyip Erdoğan'a 'Cesaret Ödülü' verilmişti. Ödül tüm dünya basınında, "Erdoğan, Yahudi Kongresi'nden cesaret ödülü alan dünyadaki tek Müslüman devlet adamı" olarak bahsedilmişti. Törende konuşan Başbakan Erdoğan da, Türklerle Yahudilerin yüzyıllar içinde yoğrulan dostluk ve güven ilişkilerinin yeni dünyadaki yansımasını burada gördüklerini belirterek, şöyle konuşmuştu: "Türkiye ile İsrail arasındaki dostluk, anlayış ve güven temelindeki ilişkiler daha da geliştirilebilir. Ortadoğu'da salt askeri güç kullanımıyla çözüm bulunamaz. Türkiye üzerine düşeni yapmaya hazır."
İkinci cesaret ödülü
Amerika'daki etkin Musevi lobilerinden Anti Defamation League (ADL) ve American Jewish Committiee (AJC) 2004 yılında ayrı ayrı Başbakan Erdoğan'a "Cesaret Ödülü" vermişti. Başbakan Erdoğan, 2004 yılında ABD'deki Musevi lobisinin etkin kuruluşlarından Anti Defamation League'den de(ADL) 'cesaret ödülü' almıştı. Anti Defamation League Erdoğan'a, 2. Dünya Savaşı'nda Türk diplomatların Musevilerin hayatını kurtarmasından dolayı 'İlgi Göstermeye Cesaret Etmek Ödülü' verdi. Başbakan Erdoğan daha önce de, kısa adı CSIS olan Uluslararası Araştırma ve Strateji Merkezi'ne giderek konuşmalar yapmıştı.
Musevi olmayan tek Başbakan
Tayyip Erdoğan'a "cesaret ödülü" veren "American Jewish Congress" (AJC) adlı kuruluş, WJC"ye bağlı. Theodore Herzl tarafından Dünya Musevilerini bir "ulusal yurda" kavuşturma amacıyla 19. yüzyıl sonunda kurulan "World Jewish Congress" (WJC) İsrail devletini kurmakla amacını gerçekleştirmiş bir Yahudi teşkilatı. Daha önce AJC tarafından 10 kadar kişi ödüle lâyık görülmüştü; bunlar arasında İsrailli veya Musevi olmayan tek Müslüman devlet adamı Tayyip Erdoğan.
İkinci cesaret ödülü
Amerika'daki etkin Musevi lobilerinden Anti Defamation League (ADL) ve American Jewish Committiee (AJC) 2004 yılında ayrı ayrı Başbakan Erdoğan'a "Cesaret Ödülü" vermişti.
Başbakan Erdoğan, 2004 yılında ABD'deki Musevi lobisinin etkin kuruluşlarından Anti Defamation League'den de (ADL) 'cesaret ödülü' almıştı. Anti Defamation League Erdoğan'a, 2. Dünya Savaşı'nda Türk diplomatların Musevilerin hayatını kurtarmasından dolayı 'İlgi Göstermeye Cesaret Etmek Ödülü' verdi.
Ecevit de boynuz ödülü almıştı
Amerikan Yahudi Kongresi, 17 Ocak 2002'de dönemin Başbakan Bülent Ecevit'e de Boynuz şeklindeki "Dostluk ve Barış Ödülü" vermişti. Ecevit'e bu ödül "Daha güvenli ve demokratik bir dünya için Amerika ve İsrail'le yaptığı ortaklıktan dolayı" bir teşekkür olarak sunulmuştu. Kongre'nin, dostluk ve cesaret ödüllerini, İsrail'e hizmet edenlere verdiği kaydediliyor.
milligenclik , sen ne dersen de , sözü gecen TC. Basbakani ve sen ve ben gibileri asar ( Basbakani elestirmek ) elbette herkesin bazi hatalari olabilir...illede israile mal etmek istiyorsan asil israille silah antlasmasini necmettin erbakan baslatmistir bunuda bilmenizi isterim...yanlis anlasilmasin ben a.k.p. li degilim gercek ne ise onlari yazalim, ama yigidi öldür hakkini yeme diye bir ata sözümüz var
Tarih herkesi layık olduğu kefeye koyacaktır. Her dönem bir siyasi kesim kendi yönetimini uygulamış ve aynı olay herkesce farklı yorumlanmıştır. Davos zirvesinde de danışıklı dövüş yapıldığı bir ihtimaldir, herkesin dürüst davrandığı da ihtimaldir.
Yapılan gizli anlaşmaları merak ettim, gizliliği neredeymiş ve gizliyse nasıl bilecekmişiz? Tabi istihbaratçılar var onlar yoksada gelişen olayları güzel yorumlayanlar var onlarda yoksa güzel senaryolar yazan. Her çeşidi var insanın aklı karışıyor neye inansın. Okuyan akli melekesi yerinde olan dilediği gibi düşünür ve tarafını seçer. Onun için tarih herkesi layık olduğu yere yazacaktır.
Erdoğan'ın bugüne kadar yaptıklarını bir kenara koyarak bugünkü zirveyi yorumlayacağım.
İki başkanda konuşmasını yaptı ama gereği görüldüğü taktirde birer cevap hakkı kullanmaları gerekliydi.
Erdoğan'ın uslubu sert ancak anlatmak istediği, bizimde burada zalimleri kınadığımız gibi savaşın boyutlarının aşılması sivil halka karşı zulüme dönüşmesiydi. Oysa Peres pişkin pişkin sadece 'aynı topluluk içinde yaşıyorlar' diyebildi ve maalesef bu konuşma herkesce alkışlandı. Buna ekranı başındakilerde sinirlendi, belki Erdoğan salonu birkaç dk önce terketmemeliydi ama 'rezillik' namına değer bir şey yapmadı.