Anlık aşklar vardır
adım adım izleyerek
gelip geçer yanınızdan
gözlerini öyle derine sokarki
isteksiz bir zincir kopar yüreğinizden
Anlık aşklar vardır
bir otobüs durağında
tanımadığınız birini yolcu ederken
kendini sahipsiz hisseder yüreğiniz
bakana kadar otobüsün arka camından
Anlık aşklar vardır
ansızın esiri olunca bir güzele boyun eğmenin
saniyeleri dakikalara bölerken yüreğiniz
bilmediğiniz bir kızın gözlerine bakarak tadını çıkarır
Anlık aşklar vardır
beilrsiz bir zamanda
herhangi bir köşe başında yakalayan bizi
ve bilirsiniz birdaha çıkarsa karşınıza tanıyamayaçağınızı
ve bilirsiniz birdaha aynı gözlere bakamayacağınızı
Anlık aşklar vardır
vatanda beklerken sevgilinizi
bir kırmızı ışıkta yanınızdan geçer
geri döner ayaklarınız geldiğiniz son kapıyı çalana kadar...
şiir hakkında konuşmayalım bence, bayağı uzun sürer... derinliğini anlatana kadar birbirimizle derinlik yarışında birbirimizi parçalarız (: şiiri yazalım... (: o kendini anlatır nasılsa...
inş.. ya düş hekimi bidaha toparlayamadılar zaten...
çookk teşekkürler nar çiceği ve pedaliza...
Aşık Olamazdık
vapurdaydın adalara uzanıyordu
yavaşça ayakları
Yanında sevgilin vardı
elleri ellerinden
gözlerin onun gözlerinden kaçıyordu
sözlerin deli dolu olsa da
sen aşık değildin
Karagözlerin bakmazdı benden başkasına
vapurdaydım adalara uzanıyordu
yavaşça ayakları
ellerim ellerinden
gözlerim onun gözlerinden kaçıyordu
sözlerim deli dolu olsa da
ben aşık olamazdım
karagözlerim bakmazdı senden başkasına
her ne kadar dolu olsa da ellerimiz
yalnızdık aynı vapurda ikimiz
Gurur sarmıştı dört yanımızı
Dokundu ellerin onun ellerine
tıkandı gözlerin onun gözlerinde
bir yıldız daha düştü yanaklarına
bir kar daha yağdı saçlarına
sen sevemezdin benden başkasını
sen dokunmazdın benden başkasına
kömür saçların dolanmıştı sadece benim parmaklarıma
dokundu ellerim onun ellerine
tıkandı gözlerim onun gözlerinde
bir yıldız daha kaydı yanaklarımdan
bir ak daha yerleşti saçlarıma
ben sevemezdim senden başkasını
ben dokunamazdım senden başkasına
kömür saçlarım dolanmıştı senin parmaklarına
yalnızdık aşk içinde; gururdan sebep
Sarmıştı artık belini elleri
yanaklarına uzanıyordu hafifçe dudakları
ses çıkartmıyordun
kapattın gözlerini
kimbilir kaç kere geçtim aklından
seni öpemezdi kimseler
seni saramazdı hiçbir el
sen aşık olamazdın benden başkasına
Sarmıştı artık elleri belimi
yanaklarıma uzanıyordu hafifçe dudakları
ses çıkartmıyordum
kimbilir kaç kere geçmiştin aklımdan
beni öpemezdi kimseler
beni saramazdı hiçbir el
ben aşık olamazdım senden başkasına
Deli bir gurur sinmişti üstümüze
leş gibi kokar dururduk
Kimbilir kaçınçı kişiydi aramızda
kimbilir kaçıncı kişi girmişti;
parmaklarımızın arasına
gözlerimizin bebeklerine
deli bir gururdu bu sinmişti üstümüze.
Söylemek isterdim sana
isyan etti, en güzel kelimelerle yazdığım satırlar
birbir anlattılar dertlerini, beni bağladılar
yanyana geldiler en kötü sözlerle seni uğurladılar
ben değildim, satırlar isyan etti sana
söylemek isterdim snaa
haykırdı, en güzel duygularla yazdığım şiiler
kale oldular sana, silahlar: kalemler
bir düzen içinde seni bana öldürttüler
ben değildim şiirler vurdu sana
söylemek istedim
düğümlendi, ismini hep andığım dudaklarım
söylemek istediklerimden ayrı patladı, ağladım
böyle severken seni, karşıydı tüm varlığım
ben değildim, kalbimden geçenlerdi sana
Bir kusurun olmalı elbet
seni benden uzaklaştıracak
aylar geçti aramızdan
ve uzaklaştıkça şehir şehir benden
her dakika bir mil daha yaklaşıyorsun bana
her dakika bir mil daha bir mil daha
gökyüzü avuçlarıma iniyor
yıldız yıldız kayıyor gözyaşlarım
dudaklarım dudaklarına uzanıyor
başka bir şehirden öpüyorum
başka bir şehirden alıyorum kokunu
bir kusurun olmalı elbet
bu hayali yıkacak
geceler sensiz iğrenç kokuyor
tüm vucudumu hasret kolları sarıyor
dört bir yandan çekiliyorum
dörtbin mil uzağa
ne kadar senli fikirler varsa kafamda
gitmek ve kalmak, unutmak ve hatırlamak, silmek ve yazmak...
hepsi ardı sıra geçiyor
gözlerimi kırpmadan bir gece daha sensiz bitiyor
her sabah seni alan tan vakti geliyor
bir kusurun olmalı elbet
seni bana unutturacak
tarihler senle başlıyor
senden önce ve senden sonra
bayramlarım seninle ilk konuştuğum gün
ellerini ilk tutttuğum gün
sana ilk sarıldığım gün
ve senle olan her şey
bir yılım bayram geçiyor
yani deli gibiyim
bir kusurun olmalı elbet
seni bana unutturacak
bir kelebek neşesi gibi
tek günlük değil
adın geçtiği vakit
kim diyecek kadar
derinden olmalı silinme
bir güvercin avuçlarımda
özgürlüğünü istese sebebi sensin sanarım
bilmiyorum seni eleştirenler nerden buluyor
tüm bunları
bir kusurun var
ama ben göremiyorum.
Yureginize saglik, anlamli ve guzel yazmissiniz. Bazi cumleleriniz var ki, tam imza olarak kullanilacak nitelikte. Devamliliginiz olmasi dileklerimle hosgeldiniz..