Bolvadin ve Medeniyet, Bolvadin hakkinda bilgiler, bolvadin ilcesi, Bolvadin dugunleri
Afyon Bolvadin`e kışın gitmek maceralı bir yolculuk. Uzun ve kalabalık bir güzergahta kamyon ve otobüslerin elinden kurtulup şehre girince derin bir nefes alıyor insan. Bolvadin Belediye Başkanı Dr. Ahmet Helvacı, `kentleşme ve medeniyet sohbetleri` adı altında kültürel faaliyetler başlatmış. İlk konuşmacı bendim. Artık belediyeciliğin altyapıyla sınırlı bir iş olmadığını söyleyen Helvacı, ekonomik kalkınma kadar kentliliğin değerlerini yaymak istiyor. 10.000 yıllık geçmişi olan Bolvadin, Anadolu`daki bütün devreleri yaşamış. Frigya döneminde çok önemli bir yerleşim Bolvadin`de dini ve korunma amaçlı Yedi Kapı yeraltı şehri var. Roma döneminde şehir parası basılan Bolvadin, birçok Selçuklu ve Osmanlı eseriyle süslü. Emir Dağları`yla Sultan Dağları arasındaki bu vadi, arkaik dönemde bir iç denizmiş. Bolvadin ovası M.Ö. 295`te meydana gelen bir depremle yerkabuğu kırılır ve sıcak sular fışkırır. O nedenle bu vadiye `Şifalı Frigya` denirmiş. Bugün buranın adı `Heybeli Kaplıcaları`. Kükürtlü suyu cilt ve kadın hastalıklarına çok iyi geliyor. Modernleşme çabalarını çok önemsiyorum; çünkü termal turizmini bir türlü başaramadık. Sivas`tan şifalı balıklarımızı bile Almanya`ya kaçırdılar. Oradaki termal su havuzlarında hizmete sundular. Çok ilkel işletmelerle turizm olmaz. Eber Gölü inanılmaz bir kuş ve balık cennetiymiş 30-40 yıl öncesine kadar. 150 çeşit kuştan söz ediliyor, bugün 10`u geçmez diyorlar. Bir metre boyundaki yayın balıkları ve turnalar anılarda kalmış artık. Sadece sazan ve yılan balığı çıkıyor. Hasırıyla ünlü Bolvadin`in ana malzemesi olan kamış, kındra sazlıkları da yok oluyor. Antik dönemde Eber Gölü`ne `Kırk Şehit Gölü` denirmiş. Bir rivayette `Kırk Aşık` dendiği söyleniyor. Fabrikaların atıklarıyla her gün ölmekte güzelim göl. Hem sanayileşemiyoruz hem en değerli doğal kaynaklarımızı `sanayicik` şablonlarına feda ediyoruz. Ahilerin kurduğu yerleşim birimleri bugün yok, ancak zaviyeleri, tekkeleriyle ünlü Bolvadin, Batı`da birçok araştırmacının konusu. Köklü gelenekleri ve kentlilik değerleri olan Bolvadin`e eskiden `Küçük İstanbul` derlermiş. 1930-35`li yıllarda kadın garsonların hizmet ettiği gazino kültürüne sahip Bolvadin 1970`lerde göçle tanışıyor. Renkli bir kültürel yelpazesi var Bolvadin`in. Azerbaycan`dan göç etmiş Karabağlı bir köy bile var. Balkan göçmenleri, Çerkesler ya da Boşnak köklerini de görebilirsiniz. Yörük ve Türkmenler de var elbette. AKP Kadın Kolları üyeleri çok faal ve içten. Evlerine varınca yarım saatte haşhaşlı katmer yapan yüreği güzel kadınlar sosyalleşmek istiyorlar. İki kitap verdiler, çok etkilendim doğrusu. Biri 1917 doğumlu Nesime Göker`Hayat Defterim` diye anılarını yazmış. İlkokul beşe kadar okuyan Nesibe Hanım, yeni harflerle ilk öğrenim gören Bolvadinli hanım aynı zamanda. 2000 sayfaya varan sayfalarından bu kitap çıkmış. `7 yaşından beri yazmak istiyorum, yetmişimde yazabildim.` diyen Nesibe Hanım için yazmak bir tutku. Diğer kitabın yazarı 1935 doğumlu Makbule Çemrek şiirlerini, ilahileri sayfalara dökmüş. Esas onu okutmayıp okuldan alan ağabeylerinin engellediği okuma aşkı kitabın özeti. O dönemde iki lira olan para cezasını ödeyip kız kardeşlerini okula göndermeyen ağabeylerinden konuşurken hanımlardan biri diyor ki: Eskiden düğün davetiyelerinde `kadınlar için yer ayrılmıştır` yazardı. Ben de buna hep sinir olurdum. Biz ayrı bir mahlukmuşuz gibi. Son yıllarda çok şükür bu ibare artık kalktı. Kadınlarımızın okuma, yazma ve sosyalleşme ihtiyacını gömerek kentlileşmek veya medenileşmek mümkün değil. Bundan 800 yıl önce Ahi Evran`İnsan medeni tabiatlıdır.` demiş. Erkek medeni tabiatlıdır dememiş. Eski Ahi yerleşimi Bolvadin pek yakında kentlilik değerleri açısından örnek olacak diye düşünüyorum doğrusu.