Ömrümün beni yok saymasını istediğim bir anımdaydım.
Gökyüzü bile bana ağlıyordu sanki gözyaşlarım yalnız kalmasın diye mi yoksa ağladığım anlaşılmasın diye mi bilmiyordum.Tek bildiğim yağmurdan sonraki gökkuşağını anımsatan ve bana ışıl ışıl bakan gözlerinin sıcaklığıydı.
Senin sıcacık bakışların benim içimi ısıtırken benim şaşkın bakışlarım da seni şaşırtıyordu.
Kimdin sen?
Neden bakmıştın bana?
Herkes farketmezken farketse bile umursamadan geçerken sen neden durmuştun yanı başımda,neden eğilip iyi olmadığımı göre göre iyimisin diye sormuştun bana.
Sonrası
Sonra bir yerde oturup uzun uzun konuşmalar ben konuştum sen dinledin,ayrılırken bir sonra ki görüşme için ümit etmeler.
Anlamıştın geçirdiğim zor zamanları ,dertlerimi ,sıkıntılarımı ve bırakmak istemiyordun beni ellerimi .ben bile vazgeçmişken kendimden sen vazgeçmiyordun benden.şimdi ardıma dönüp baktığımda anlıyorum ki meğer bitti denilen yerde başlıyormuş bir çok sey..
Bütün yollarımın sonuna geldiğimi zannettiğimde bana yeni yollar gösterdiğinde anladım.Artık hayata dair bir umudum kalmadığı bir anda bana umudun ne olduğunu ve aslında hiç bitmeyeceğini anlattığında anladım.
Ve bazı insanların bazı arkadaşlarından dostum diye bahsederken gözlerinin neden ışıl ışıl açılıp hasretle kapandığını anladım.
Şimdi bu bir teşekkür mektubu mudur anlatamadığım duygularım mıdır bilmiyorum.
Ama şunu biliyorum sen de benim dostum diyeceğim ve hayatıma bu cümleyle devam edeceğim birisin.
Hiç yaşamanı istemesemde ,
Eğer bir gün bir yerde, bir yağmurda sende ağlarsan, senin de yağmurdan sonra bir gökkuşağın ve sana ışıl ışıl sıcacık bakanının olması dileğiyle