Tutukluğum

Son güncelleme: 11.06.2005 15:31
  • epeydir duyduğum bir istekti bu aslında...acılarımı kağıt ve kalemle paylaşarak hafifletmeyi arzuluyordum epeydir....nedendir bilinmez, geçmişteki kadar rahat,aniden ve olduğu gibi çıkmaz olmuştu sözcükler kalemimden....dökemez olmuştum temiz sayfalara içimdekileri....sanki biçok şeyin olduğu gibi bununda bir zamanı vardı...ve o zaman gelmeden yapamicaktım....öyle hissetmiştim biaralar..ama daha sora değişti bişeyler,farkına vardığım, bi zamanki yanılsamalarımın varlığını işaret edercesine bir sezgi duydum derinlerimde.....
    bunca zorluğu başıma açan, kendi antierdemlerimden olan tembelliğimin,koyvermişliğimin,daha sayabileceğim onlarca lanetolası eksi özelliğimden, hep bişeylerden kaçıp,kendimi kandırmalarımdan ve çok geçmeden sudan çıkmış balığa dönmüşlüğümle iğrenç bir yaşayan geberik profili çizdiğimi farkettim.yazmayarakda bişilerden kaçıyordum gene...
    ilginçtir nasıl olduysa "köşeye sıkışmışlığımın" bilincine varmış olmamdan belki kalemi kaptığım gibi kendimi,bu parlak sayfalara içimdeki kaosu yarıp duruluğa ulaşmak istercesine tekek teker dizerken buldum düşüncelerimi...
    tutukluğundan kurtulmuş, ellerini kaybettikten sonra ayak parmaklarıyla şahane tablolar yapmayı başaran bir ressamın sevincini yaşıyorum adeta;kelimeler pürüzsüzce sıyrılarak akarken satırlara; kalemim zevk duyuyor sanki vücuda getirirken cümlelerimi birer birer özenle.....yazımsa tamamen özensiz.özen...bence önemsiz....
    paylaşmak istediğim ama yapamadığım sırlarım var .uzun uzun sayfalarca yazmaktan bıkmayacağım;belkide yazdıkça sırtımdan aşağı inen bi yükün hafifliğini yaşarmışçasına;yazdıkça ruhumu, bu ağırlığın ardından gelen hafiflikle şenlendircek bi ilhama ulaştıracağıma inandığım sırlar....SIRlar...biden fazla....onlarca hatta...
    bi sevgilim vardı bi zamanlar.bi süreliğineydi sadece hayatımdaki varlığı.işte bu süre hayatımın en özel anlarını yaşadığım ;aşkın yarattığı o mayhoş ruh haliyle benzersiz zamanlardı onlar....
    şimdiyse yok...varlığında kalem tutan elim;yokluğunda kaleme yabancılaşmış,kalemim yerini acıların nüfuzuna terketmişti...yenilmişliğime ağlıyor olacaktı oysa sözcükler kalem tutabilseyi elim...
    tutar olmuştu artık beni onsuz hayat.ayaklarımın altındaydı zaman;umarsızca akıp giderken zerre his uyandırmıyordu bende.değişmiyordu çünkü hişbişi;değiştiremiyordu zaman...
    o geride bıraktığım yorgun akşamlarda kalmamıştı oysa acılarım.akşamlar hala yorgun ;acılarımsa hala dumanı üstündeydi.yeşeren umutlarım oldu zaman zaman.yalnız çaresiz gecelerimde üstüne dökülen sigara külleriyle öldüler onlarda;öldürmüştüm istemeden..
    şimdiyse sadece yorgun yaşlı gözlerim var;bakıpta göremeyen.akşamlardansa habersizim.geceleri yaşıyorum nicedir.yorgun akşamlardan, ıssız sessiz gecelere terfi etti acılarım,yorgun gözlerim ve işe yaramaz bedenim...
    sıcaklığına hasretim hiç bitmedi, geçmedi gözlerimden yokluğunun buğusu. yüreğimden aşkının koru..
    bir kayboluş değildi bu; yokoluş olamazdı. sürekli yenileriyle yapılanan kaşar tutmuş acılarım vardı,tazelenip duran ama asla kuruyup bitmeyendi hepsi. artık onlarla ve onlar için yaşıyordum, onlarsız nefes alamıyor,yaşadığımın farkına varamıyordum sanki...
    geçmişimi bezeyen ,bugünümdeyse varlığımla güşlenen acılarmıydı beni yaşatan! yoksa o acıları yaşama güdüsümüydü beni ayakta tutan...
    kader olgusuna açılan bir kapıydı aslında bu geçen zamanla keşfettiğim.öyle hırçındımki kadere karşı.kaderime.ruhumu ezip çürüten,benliğimi paramparça eden yoksunluklar, çaresizlikler.hepsi onun eseri diilmiydi,nasıl kızmazdım ona...
    bazı geceler umutsuzluğum; yalnızlığım ve çaresizliğimle bir olup beni kadere karşı kışkırtırlardı.aslında bunu hep yaptılar.istedikleride oldu.kaderim ve ben, bambaşka "ben"ler isterken, işte bu ben çıkıvermişti ortaya...
    son kez diye çıkmıştım yola .bu kez son.son kez yakıyordum son sigaramı.her nefesimde SONa biraz daha yaklaşmanın hevesini taşıyordum içimde.son"umdu bu.ne zamandı ki bu son.gelmeliydi artık.hep bekletirmiydi son tren,son insan yada herneyse herkimse o son.sende sonlardan biriydin benim için.son seviş,son tutku,son arzu, son aşk...son sen ve beraberinde son ben.sonum..işte gelmişti.onu kucaklamaya hazırdım........lanetolsun diilim.evet hayır bu son diil....olamaz...yokoluşum varoluşuma açılan bir kapı olamazdı....vazgeçiyordum birkez daha SONumu yaşamaktan.
    varlığıma katlanılırlık ne kadar zorduysa; buna bi son vermekte en az onun kadar zor.kadere boyun eğiyorum..
#19.05.2005 11:42 0 0 0
  • teşekkür paylaşım için yuregine saglık
#19.05.2005 18:11 0 0 0
  • Ellerine sağlık arkadaşım
#19.05.2005 22:30 0 0 0
  • ElleRiNe EmeqiNe SaqLıK ArKaDa$ıM
#11.06.2005 15:31 0 0 0
  • Tutukluğum Konusuna Benzer Konular
  • Böyle bir şey olamaz.! Hiç alakalı konu bulamadık.
  • Plastik Gıda Ambalajı 11.06.2005 15:31