Tevhidin üç türünden biri olan rububiyyet tevhidi; Allah'ın her şeyin yaratanı, rabbi ve sahibi olduğuna, yaratıklarrını rızkıyla besleyip terbiye ettiğine, tasarruf yetkisinin yalnız O'na ait olduğuna, dilediği şeyin mutlaka olacağına, dilemediği şeyin mutlaka olmadığına, herşeyin O'nun ilminde yazılı olduğuna inanmaktır.
Herhangi bir inanç, söz ve amel bu imana aykırı düşüyor ve onu bozuyrsa bu küfür ve irtidattır. Örneğin Allah'tan başkasına yaraıcı sıfatını vermek (tabiatın yaratıcı zolduğuna inanmak gibi) veya Allah'ın yaratıklarının sahibi olmadığına, rızkın Allah'tan değil başkasından geldiğine inanmak veya bu konularda Allah'a ortak koşmak veya Allah'ın mahlukatı yarattıkan sonra onları başıboş bıraktığına inanmak, Allah'ın bu kainaı yarattıktan sonra onları koruduğunu ve gözettiğine inkar ederse "Allah değil, ben rızık veririm", "Allah'ın izni olmadan mülk sahibi olurum" ine "O'nun izni olmadan asarruf yetkisine sahibim" diye iddia etmek kişiyi kafir yapar.
2-Allah'ın isim ve sıfatlarını inkar:
Allah (c.c) kendisine has olan isim ve sıfatlarınıKur'an'da ve sahih sünnette bildirmiş ve O'na layık olamayan sıfat ve isimlerini belirtmiştir. Kim Allah'ın Kur'an ve sahih sünnette belirttiği sıfatlarını kabul etmez ve Allah'a layık olmayan sıffatları O'na isnad ederse kafir olmuş olur.
İsim ve sıfatların inkarı iki türlüdür:
a) Allah'ın Kur'an ve sahih sünnette bildirdiği isim ve sıfatları reddetmek: Kemal ilmini, kudretini, hayatını, duymasını, görmesini, arşa olan istivasını, kelamını, rahmetini, büyüklüğünü inkar gibi Kur'an ve sahih sünnette sabit olan sıfatları inkar etmeyip eksiklik getirecek şekilde te'vil eden kişinin durumu da aynıdır. Mesela:"Allah'ın ilmi vardır fakat sınırlıdır, ufak tefek şeyleri bilmez, herşeyi detayıyla bilmez" veya "Bu sıfatları mahlukata benzer. İnsan gibi duyur, görür, konuşur" diyen de kafir olmuş olur.
b) Allah'a layık olmayan sıfatları Allah'a isnad etmek:
Kur'an'da ve sahih sünnette Allah'a layık olmayan sıfatlar bildirilmiştir. Bunları Allah'a isnad eden kişi kafir olur. Mesela; İsa ve Uzeyr'in Allah'ın oğlu, meleklerinde O'nun kızları olduğunu, Allah'ın işi olduğunu, uyur, uyuklar olduğunu, gaflet ve ölüm gibi yaratıklarına ait sıfatları O'na isnad etmek küfürdür.
Allah'ın sıfatları gibi sıffatlara haiz olduğunu iddia eden veya bakasının o sıfatlara layık olduğunu söyleyen kişi de kaffirdir. Mesela;"Yalnız Allah'ın bildiğini ben de biliyorum" , "Filan kişininde Allah kadar ilmi vardır", "Ondan Allah kadar korkuyorum" gibi sözleri söyleyen ve bunlara inanan kişi de kafir olmuş olur.
3- Allah'ın uluhiyyetini inkar:
Bu tür inkar yalnız Allah'a yapılması gerekirken imnı bozucu herhangi bir söz, inanç veya amelde bulunmak gibi şekillerde ortaya çıkar. İnsanların çoğunun irtidatı bu türdendir. Geçmişte ve günümüzde insanların büyük bir kısmı Allah'ın varlığını, yaratılıcığını, rablik sıfatına sahip olduğunu (yaratan, öldüren, dirilten, rızık veren) kabul etmişler, bununla beraber ibadeti yalnız Allah'a has kılmamaları, O'ndan başka ibadeti edilenleri reddetmemeleri ister kalple, ister sözle, ister amelle Allah'a eş komaları onların küfre girmelerine neden olmuştur. Bunları yaparak küfre giren kişinin diğer konularda ki imanı da geçersiz olur. Çünkü, Allah'ın herşeyin yaratıcısı ve sahibi olduğuna inanan kişinin ibadeti yalnız O'na has kılması, başkalarının ibadet edilmeye layık olmadığını kabul etmesi gerekir.Kim ibadetlerden birini dahi Allah'tan baskasına yaparsa Allah'ın rububiyetine ve kemal isim ve sıfatlarına olan imanı da geçersiz olur. İste nebi ve resullerin gönderilis gayesi bu tevhidi insanlara anlatmak içindir ve Allah insanları ve cinleri bu tevhid için yaratmıstır. Onları bu tevhidi yasayıp yasamamalarına göre cennete yada cehenneme koyacaktır.
"İnsanları ve cinleri sadece bana ibadet etsinler diye yarattım"(Zariyat :56)
Lailahe illah'a yapılan sehadeti iki sey bozar :
1-Bütün ibadetlerin yalnızca Allah'a yapılmasının gerektiğine inanmamak.
Herhangi bir inanç, söz veya amel bu iki maddenin kapsamına girerse sahibini islamdan çıkarrarak kafir yapar. Yalnız Allah'a yapılması gereken ibadetlerden bazıları şunlardır: Boyun eğmek, küçüklüğünü kabul etmek, sevmek, hükmünü kübul etmek, korkmak, yardım isttemek yardımına çağırmak, dua etmek, tevekkül, kurban...vb...
Binaena leyh inancıyla, sözüyle, ameliyle olsun bu ibadetlerin yalnız Allah'a yapılması gerektiğini reddeten kisi küfre girer. "Allah'a dua edilmemesi, O'ndan korkulmaması, O'na rükü edilmemesi gerekir" diyen veya Allah'a ibadet edenlerle alay eden, onları hafife alan kisi kafir olur. Çünkü onları hafife almak, inkara sevk eder.Aynı sekilde yalnız Allah'ın hükmüne itaat edilmesi ve onun uygulaması gerektigine inanmayan kisi bunu ister inanç, ister söz, ister amelle bertsin kafirdir.
Allah'ın yasakladığı seyler için "Bunların yasak olması gerekmez" veya 'Allah'ın emrettiği seylerin yapılması sart değildir" veya "Bunların zamanımızda uygulanması uygun değildir" diyen kisi de yine kafir olur. Çünkü bu kisi uluhiyyetin en temel özelliği ve ibadetin en büyüğıü olan hüküm koyma ve hakimiyett hakkını yalnız Allah'a tanımamısır.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
"Hüküm vermek ancak Allah'a aittir. Kendisinden başkasına değil, yahnız O'na ibadet etmenizi emretmiştir. Bu, dosdoğru dindir. Fakat insanlharın çoğu bilmezler."[yusuf 40)
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
"Muhakkak ki her tupluluğa elçi gönderdik ve Allah'a ibadet etmelerini ve tağuttan sakınmalarını emrettik."[Nahl:36)
"Ancak Tağutu reddedip Allah'a inanan kimse kopmak bilmeyen sağlam bir kulpa sarılmıştır."(Bakara:256)
Not: Ayeti Kerimede gçen 'sağlam kulp"tan kasıd "Lailahe illallah"tır.Bu nedenle iyice bilinmesi gerekir ki; bir hakim çıkar da Kur'an ve sünnet ki helal ve haramsınırlarını bırakıp istediği gibi yasak (haram) ve serbest (helal) gibi hükümler verirse bu hakim İslam dininden cıkar ve kafirlerden olur. Bu yalnız Allah'ın hakkı olan teşri (kanun koyma, helalharam belirleme) hakkını kendinde görmesinden dolayıdır. Kim bu hükme itaat ederse, desdeklerse, severse, tekfir etmezse o da ona ibadet etmiş sayılır ve onun gibi kafir olur. Bu kanuna muhameme olmak da, kanunu koymak gibi küfürdür.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
"Sana ve senden öncekilere indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Reddetmeleri emrolunmuşken tağuta muhameme olmak istiyorlar. Şeytan onları derin bir sapıklığa düsürmek istiyor."(Nisa:60)
"Yoksa, Allah'ın dinde izin vermediği bir şeyi onlara meşru kılacak ortakları mı vardır? Eğer kesin yargı bulunmayacak olsaydı,aralarında hemen hükmedilirdi. Doğrusu, zalimlere can yakıcı azab vardır." (Şura 21)
Ancak Allah'ın kanunlarına muhalif olmayan bazı kanunlar (trafik kanunları, şehir planlama ile ilgili kanunlar ve içtihadi kanunlar vb.) koyan kişi kafir olmaz. Bunlara itaat de küfür değildir.
4-Rasulullah'ın risaletini inkar ve şahsına hakaret:
Rasulullah (s.a.s)'in risaletini inkar veya şahsına karşı hakaret hükmüne giren herhangi bir inanç, söz veya amel işleyen kişi kafir olur. Çünkü bu kişi "Muhammedun Rasulullah" şehadetini bozmuşturr.
Muhammed (s.a.s)'in Allah'ın rasulü olduğuna şehadet etmek demek; onun getirdiği şeyleri tasdik etmek, ve onlara uygun amel etmek, Allah'ın onu insanlar içinde en mükemmel sıfatlarına sahip olarak yarattığına inanmak ve Rasulullah'ın görev aldığı risaleti çok güzel mükemmel ve eksiksiz olarak insanlara aktardığına inanmak demektir.
"Muhammedun Rasulullah"a ehadeti iki şey bozar:
1 -Rasulullah'ın şahsına karşı yapılan hareket..
2- Rasulullah'ın haber verdiği şeyleri küçümseme ve red.
Bunlardan birincisinde Rasulullah'ın doğru söylemediğine, emanete hıyanet ettiğine inanmak onun ahlakına ve aklına sövmek herhangi bir nedenle hafife ve alaya almak; ikincisinde ise Rasulullah'ın haber verdiği namez zekat, oruç, ba's, hesap, mizan, cennet ve gaybi şeyleri ve bu konuda verdiği sahih hadisleri inkar etmek verdır.
Rasulullah'ın Allah'tan getidiği Kur'an'ın herhangi bir şeyini inkar eden, buna göre Kur'an ve sünnette hükmü sabit olan melekleri inkar eden kişi de kaffirr olur.
Namaz ve zekatın farzlığını, faiz, zina ve hırsızlığın haram olduğunu inkar eden veya namaza bir rekat eklendiğindi iddia eden veya 'abdestsiz namaz kılınır"diyen kişi kafir olmuş olur. Rasulullah'ı, Rasulullah'tan önce gelen nebiler ve rasulleri, bunların Kur'an'ı Kerimedeki kıssalarınıinkar etmek, Kur'an'ı Kerimin mücize olup hiç kimsenin ona benzer bir ayet dahi meydana getiremeyeceğine inanmak veya şüphe etmek, dünyanın meydana gelişinin Allahu Tealanın Kur'an'ı Kerimde bildirdiği gibi olduğuna inanmamak, meleklere, cinlere, şeytanlara, Allah'ın kürsüsüne, Allah'ın arşı, Levhi Mahvuz, kalem gibi şeylerin varlığına inanmamak küfürdür.
Rasulullah (s.a.s)'den sonra nebilik iddia eden kişi de kafirdir.
_________________
HAKİMİYET ALLAH'INDIR .
ALLAHIN KOYDUĞU HELAL HARAM HÜKÜMLERE RAĞMEN ; ZITTINA HÜKÜM KOYANLAR MÜŞRİKTİR !!
inil hükmü illa lillah (yusuf 40)
Hüküm koyma hakkı ALLAH ındır.
önce bu güzel bilgileri bizimle paylaştığın için teşekkürler...bunları okurken kendimin hayatta düştüğüm bir çelişki geldi aklıma ve hazır yeri gelmişken paylaşmak istedim. Ben büyü denen şeye asla inanmam ve bu yüzden insanlarla yanlış diyaloglar içine giriyorum...Bana göre eğer büyü insan yazgısını değiştirme gibi bir özelliğe sahipse o halde Allah'ın iradesi nerede? Hiç birşey Allah'u Teala'nın ol dediğinin yada olma dediğinin ötesine geçemez...Eğer büyü diye birşey varsa bu yazgıyı değiştirdiği için değil, büyü yapan insanın kendine öbür dünyada kötü bir yer hazırlaması için varolan dünya hilelerinden biridir. Bu düşüncemi insanlarla paylaştığım zaman bana söyledikleri şey; "nasıl inanmazsın, peygamberimizede büyü yapılmıştı." Yani büyü peygamberimizin hayatınımı değiştirdi. Sürekli insanlarla bu çelişkiyi yaşıyorum ve merak ediyorum bu düşüncemden dolayı acaba Allah'a şirkmi ediyorum...Ama herşeye rağmen inanıyorumki, büyü diye birşey yok. Herşeyin Allahtandır. Eğer büyünün varlığına inanırsam Allah'ın iradesinden şüpheye düşecem..Allah beni ve tüm inananları aleni ve gizli şirkten korusun..