Hüzünlere Dönmek

Son güncelleme: 11.06.2005 13:27
  • noimage


    Yine mi dönüyorum hüzünlü saatlere? Oysa geceye beş kala
    çağırışlarını duymuştum. Belki sensindir diye bir umut kapladı içimi.
    Nafile, sana uzanan bütün yollar kapalı...öğrendim, evet geç de olsa
    öğrendim bunu. Çok geç olsa da...

    Uzaklardan bir ses olmak istedi bir dostum, uzaklardan bir el...
    Üşüme diye. Olamadı, olamazdı, yokluğun her şeyden daha soğuktu.
    Yokluğun soğuk, yokluğun buz gibi...

    Hani; öyle üşürsün ki, artık hiç bir şey hissetmez uzuvların,
    uyuşur kalır da manâsız bir donukluğun çizgileri oluşur, ardından
    bir kabuk içindeki parçalanmayı döker, ezip de geçer tüm bedenini,
    acısı en derinden gelir de yakar her yerini...

    İşte ben de öyle üşüdüm gece yarısını beş geçe...
    Manâsız buluyorum sanki artık her şeyi.

    Sevgi deseler sadece bir iç çekebilirim,
    sonra gülüp geçerim gibi geliyor.

    Aşkı sorsalar, aynı dili mi konuşuyoruz diye
    anlamsızca bakabilirim gözlerine...

    Anlatın derim durmayın, bırakın tüm şiirleri, şarkıları, masalları...

    Dokunabilir miyim aşka, dokunabilir miyim ellerimle diye sorarım,
    geçer mi üşümesi yüreğimin, geçer mi üşümesi içimin...

    Aşk dediğiniz şey gelince ansızın, anlar mı beni aşkla gelen,
    beni ben oldugum için mi, kendi var ettigi için mi ister...
    Varolanlara, benden kalanlara hoş geldin mi der,
    yoksa bir iki zaman sonra herkes gibi o da mı çekip gider...

    Bakışlarım dondu sanki, yüreğim donunca. Nasıl da manasız
    bakıyorum etrafa. Görmesin istiyorum hiç kimse gözlerimi,
    görmesin hiç kimse hüzün tanelerimi...

    Susuyorum artık derin derin. Nasıl da konuşmak istiyorum oysa.
    Saatlerce susmadan konuşmak istiyorum. Tüm biriktirdiklerimi
    en başından başlayıp sonuna kadar anlatmak istiyorum.
    Anlatmak yetmez biliyorum, anlaşılmak da istiyorum...

    Bir el istiyorum başımda...
    Saçlarıma dokunsun istiyorum, tüm bedenimden söküp alsın
    yalnızlığımı tılsımıyla... Bir el istiyorum dokunsun saçlarıma
    yumuşacık ve alsın tüm donuklukları usulca.

    Bir göz istiyorum gözlerimde...
    Anlamsız bakan gözlerimin içini görsün, hâlâ arkalarda kalmış
    ışık huzmelerinin içine dalsın, çıkarsın tüm umutlarımı
    eski sandığın içinden, açsın da ışığı ile umut olsun yollarıma,
    yolum olsun yordamım olsun istiyorum...

    Bir omuz istiyorum...
    Başımı yaslayıp uzun uzun ağlayabileceğim. Yıllardır biriktirdiğim
    hüzün tanelerini tek tek dökebileceğim bir omuz istiyorum.
    Ona yaslanınca her şeyi unutmak istiyorum, sıcacık olmak...
    İçimi huzur kaplasın istiyorum, hiç konuşmadan saatlerce
    orada kalmak, hiç konuşmadan anlaşılabilmek istiyorum...

    Biliyorum, ne de çok sey istiyorum...
    Bunların sadece puslu bir hayal olduğunu da biliyorum.

    Seni bende var edişimi, aslında sadece bende olduğunu,
    aslında sadece bir hayal olduğunu çok iyi biliyorum.

    Ama yine de seni çok özlüyorum,
    yine de çok üşüyorum, ve yine de seni istiyorum...

    Ben, hüzünlerime geri dönüyorum...

#02.06.2005 19:50 0 0 0
  • Aşkı sorsalar, aynı dili mi konuşuyoruz diye
    anlamsızca bakabilirim gözlerine...


    harika dizeler
#02.06.2005 20:02 0 0 0
  • eLLerine emeqine saqLık
#02.06.2005 20:06 0 0 0
  • yüreğine sağlık
#03.06.2005 02:42 0 0 0
  • ELLerine emeqine saqLık arkada$ım
#11.06.2005 13:27 0 0 0