Soru: Rabbin izni ile Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) en kuvvetli sünneti olan evliliği düşünmekteyiz. Ancak evliliğin duyurulması konusunda iki görüş ortaya çıktı. Aile bireylerimiz düğün yapılmasını, düğünün bir düğün salonunda olmasını istiyor. Ancak kadın-erkek karışık olacak salonda ve çalgılı oyunlar da oynanacak. Biz ise bu şekilde olmasını istemiyoruz. Allah rızası için bir birlikteliğe adım atarken günah işlenmesine vesile olmak istemiyoruz. Ve bu noktada ailem ile çatışıyoruz. Ve ana-babaya asi olmaktan korkuyor ve çekiniyorum. Annem senelerce bu şekilde bir düğünün hayalini kurduğunu ve anne olarak bunu istemenin en doğal hakkı olduğunu söylemekte. Ve onun istediğini yapmadığımızda çok çok üzülecek... Dinimize göre düğünün nasıl olması gerektiği konusunda bizleri aydınlatırsanız çok mutlu oluruz. Bir de şunu eklemek istiyorum ki, dinimizin belirlediği kurallara karşı fazla hassas olmayan bir aile yapım var. Kadın erkek karışık olduğunda dahi erkeklerin bölümüne gidip eşiyle veya akrabaları ile oynayabilecek kişiler var. Allah razı olsun. Selam ve dua ile...
Cevap:
Dinimiz haram, helal, mekruh, çirkin, ahlaka aykırı nesneler ve davranışları açıklamış, bunlara hangi durumlarda nasıl riayet edileceğini de bu yoldan -çerçeve olarak- aydınlatmıştır. Düğünün nasıl yapılacağını din, detaylarıyla belirlememiş; bunu, haramlara düşmemek şartıyla düzenleme işini müslümanların örf ve âdetine, içinde bulunduklara şartlara bırakmıştır. Medine'de Peygamberimizin muhterem eşi bir yoksul kızı gelin etmişti, gelin gittikten sonra Peygamberimiz eve gelmiş ve gelinin, bu şehirde âdet haline gelmiş olan müzik eşliğinde gidip gitmediğini sormuş, "Böyle bir şey yoktu" cevabını alınca "Keşke olsaydı, Medineliler buna alışmışlardır, bundan hoşlanırlar" demiştir. Haramlar bellidir, düğünde meşru eğlence ve neşe caizdir, hatta gereklidir, haram işlemeden "müzik, oyun, eğlence, yeme içmeyi..." de içeren düğün şekilleri bulunabilir.