Ramazan ve oruç bilgilerimizi tazeleyelim

Son güncelleme: 16.02.2006 14:21
  • Her ibadetin kendine göre kavramları ve kuralları vardır. Bu kavramları bilmek ibadetimizin daha anlamlı olmasını sağlayacaktır

    Ramazan kelimesinin bir manası "sonbahar yağmuru'dur. Ramazan ayı ve oruç, sonbahar yağmurunun etraftaki tozları ve pislikleri götürüp temizlediği gibi günah kirlerini götürüp kalbimizi temizler. Ramazan kelimesinin "ramad" kelimesinden türediği de düşünülmüştür ki, bu da güneşin ısısından taşların yanıp kızması manasına gelir. İşte mümin de oruçla böyle yanar kavrulur ve günahları eriyip gider.

    İmsak

    Oruçlu olan insanın orucu bozan şeyleri yapmamaya başlaması gereken zamandır. İmsak vaktinde tan yeri ağarmaya başlar. İmsakla beraber artık oruç başlamıştır.

    Sahur

    Oruç tutmak için gecenin imsaktan önceki vaktinde yenen yemeğe sahur denir. Efendimiz bir hadislerinde "Sahura kalkıp sahur yemeği yiyin. Zira sahurda bereket vardır." (Buhari, Savm 20) buyuruyorlar.

    Oruç

    İmsak vaktinden (ikinci fecir) akşam güneş batıncaya kadar hiçbir şey yememek, içmemek ve cinsel münasebette bulunmamaktır.

    İftar

    Orucun bitirilmesi gereken vakittir. Bu da akşam güneşin batmasıyla olur. Akşam namazını bildirmek üzere okunan ezan aynı zamanda iftar vaktini de bildirmektedir. Akşam ezanı okununca geciktirmeden iftar yapılmalıdır. Bir hadis, iftarda acele edilmesi gerektiğini şu şekilde ifade eder: "İnsanlar iftarı yapmakta acele ettikleri sürece, hayır üzere devam etmiş olurlar." (Buhari, Savm 45)

    Teravih

    Ramazan ayında yatsı namazıyla birlikte kılınan, yirmi rekatlık bir namazdır.

    Fidye

    Sürekli bulunan bir hastalıktan veya yaşlılıktan dolayı oruç tutamayanların tutmaları gereken her gün için bir fakiri doyuracak miktarda tasaddukta bulunmalarına fidye denir. Fidye sürekli hastalar, çok yaşlı kimseler için bir sevaba ortak olma vesilesidir.

    Fitre

    Temel ihtiyaçlarının dışında belli bir miktar mala sahip olan Müslümanların Ramazan bayramına ulaşmalarının bir şükrü olarak yerine getirmeleri gereken bir ibadettir. Buna fıtır sadakası da denmektedir. Aile reisi bütün aile fertleri adına, fakirlerin de bayrama aynı toplumun bir ferdi olarak kavuşması ve sevinmesi için fitreyi verir. Müslümanın, normal bir insanın bir günlük yiyeceği miktarda fitre vermesi en uygun olandır.

    İ'tikaf

    Ramazan ayının son on gününde ibadet niyetiyle bir insanın, belli kurallara uyarak bir mescitte inzivaya çekilmesidir. Allah Rasulü (sas) Medine'ye hicretten sonra Ramazan'ın son on gününü i'tikafta geçirirdi. Bazı alimler bir saat bile i'tikaf yapılabileceğini söylerler. Önemli olan insanın, hayatın bunca telaşesi içinde belli bir süre de olsa Rabbiyle baş başa kalması ve kendini ibadete vermesidir.

    Keffaret

    Ramazan orucunu kasten bozan kimsenin bir günlük Ramazan orucu yerine, ceza olarak peşi peşine iki ay oruç tutmasıdır. Keffaret, orucu tutmamanın değil; tutulan orucu kasten bozmanın cezasıdır. Oruçlunun dikkat etmesi gereken durumlar: Başlanmış olan orucu bilerek bozmanın dünyevi bir karşılığı olarak keffaret orucu cezası vardır. Ramazan'da bile bile yemek yiyip bir şeyler içmek ve cinsel ilişkide bulunmak orucu bozduğu gibi keffaret gerektirir. Bu keffaretin peşi peşine olması şarttır. Kısaca ifade etmek gerekirse, bir şey yiyip içme ve cinsel ilişkide bulunmayla, bu kapsamda değerlendirilen şeyler orucu bozar. Bunlar bilinçli ve kasten olursa orucu bozdukları gibi keffaret gerektirirler. Ancak unutarak bunları yapan bir kimse, ne yaptığının farkına vardığı an bunları terk ederse orucu bozulmayacağı için kaza ve keffaret orucu tutmasına gerek yoktur.

    Oruç hangi durumlarda bozulur?

    Beslenme amacı taşımayan, yenip içilmesi normal olmayan ve normal insanın fıtraten yiyip içmek istemeyeceği şeyleri alması durumunda oruç bozulur, fakat keffaret yerine sadece kaza orucu tutması gerekir. Bunların bir kısmı şöyledir.

    1- Çiğ pirinç gibi, çiğ olarak yenmesi âdet olmayan şeyleri yemek

    2- Katkısız un ve hamur yemek

    3- Taş, toprak, altın, demir gibi cisimleri yutmak

    4- Kabuğuyla beraber yenmeyen, fındık, ceviz ve badem gibi şeyleri yemek

    5- Boğaza kaçan, yağmur, kar ve doluyu istemeyerek yutmak.

    6- Abdest alırken genze ve boğaza hatayla su kaçırmak

    7- Uyurken kendi kendine veya başkası tarafından bir şey yiyip içmek, mesela, boğazına su dökülmesi de orucu bozar; keffaret gerektirmez.

    8- Kendi isteğiyle ağız dolusu kusmak.

    9- Sahurdan dişleri arasında kalan nohut tanesi büyüklüğünde olan bir şeyi yutmak.

    10- Eşine sarılıp öperken meni gelmesi de orucu bozar. Genel olarak orucun manası Allah rızası için beslenme, tat ve keyif alma isteğinin bir sonucu olarak yapılan yemek, içmek ve cinsel ilişkide bulunmaktan uzak durmak, yani nefsi, istek, iştah ve şehvet duyduğu şeylerden uzak tutmak olunca, nefse bu hazlarını veren şeylerin orucu bozduğu açıktır. Bunların belli başlı olanlarını sıraladıktan sonra herkesin kendi durumunu gözden geçirmesini, yaptığı işlerde bu duyguların yerinin ne olduğunu kendisinin gözden geçirmesini ve orucu manasına uygun olarak tutmaya çalışmasını söylemek gerekiyor.

    Orucu bozmayan şeyler

    Bazı durumlar vardır ki, insan orucunun bozulduğunu zannedebilir. Ancak bu durumlarda oruç bozulmaz.

    1. Unutarak az veya çok bir şey yemek. İnsan unutarak karnını doyursa sonra da çay içerken aklına oruçlu olduğu gelse, çayını hemen bırakır ve orucuna devam eder. Bu kişinin orucu bozulmadığı için ne kaza ne de keffaret gerekir.

    2. İstemeyerek kusmak orucu bozmaz.

    3. Abdestte ağza su alındıktan sonra kalan az bir yaşlığı tükürük ile yutmak orucu bozmaz.

    4. Boğaza bir sineğin kaçması gibi yenilmesi kastedilmeyen ve kaçınmanın da mümkün olmadığı şeyler orucu bozmaz.

    5. İnsanın derisinden içeriye sızan şeyler orucu bozmaz. Bunun için vücuda sürülen bir krem, koku veya vücudun soğukluğunu hissettiği su orucu bozmaz.

    6. Baştaki veya karındaki bir yaraya konulup yaranın ıslaklığı ile damağa veya boşluğa gitmeyen bir ilaçtan dolayı oruç bozulmaz.

    İFTAR DUASI

    Dua bir kulluk göstergesi olduğu gibi, orucu açarken de dua edilmesi önemli bir sünnettir. Herkes duasını istediği gibi yapabilir ve içini en samimi şekilde Allah'a açabilir; ama biz, çoğu kimsenin ezbere bildiği muhtevası güzel örnek bir dua veriyoruz:

    "Allahım! Senin rızanı kazanmak için oruç tuttum, Sana inandım ve güvendim, Senin verdiğin rızıkla orucumu açtım. Yarınki Ramazan orucuna da niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla Allahım!"
#11.10.2005 19:42 0 0 0
  • işte bu kardeşim harika bir yazı olmuş genel olarak gerçekten güzel bir kaynak niteliğini taşıyor emeğine sağlık klavyene kuvvet
#11.10.2005 19:55 0 0 0
  • ellerine emegine saglik arkadasim
#12.10.2005 00:20 0 0 0
  • verdiğin bilgiler için sağol kardeş.
#12.10.2005 09:43 0 0 0
  • ALLAH razı olsun dervish gardaşım ellerin e yüreğine sağlık
#12.10.2005 10:29 0 0 0
  • çok faydalı bilgiler elinize saglık
#26.10.2005 13:58 0 0 0
  • arkadaşım güzel paylaşımların için teşekkürler ellerine kollarına sağlık
#08.12.2005 11:57 0 0 0
  • allah razı olsun
#15.02.2006 23:29 0 0 0
  • allah senden razı olsun kardes
#16.02.2006 14:21 0 0 0