İlmiye Sınıfı

Son güncelleme: 27.10.2014 23:43
  • ilmiye sınıfı nedir - osmanlıda yargı sistemi - ilmiye sınıfının görevleriGörevleri
    Ehl-i şer; Osmanlı Devleti'nde adalet hizmetleri, eğitim ve yargı görevlerini ifa eden zümredir. Üç önemli görevleri şunlardır;

    Tedris; Muallimden müderrise eğitim öğretime bakan görevliler.
    Kaza; Kadıların şeriata göre yargılama ve karar verme görevi.
    İfta; Müftü, kazasker ve şeyh-ül islam'ın ifa ettiği herhangi bir şeyin şeriata uygunluğu konusunda fetva verme görevi.

    İslam Devletlerinde İlmiye Sınıfının Ortaya Çıkışı
    Kur'an, hadis ve Arapça öğretimi ilk zamanlardan itibaren camilerde yapılmaktaydı. Kuruluşundan itibaren camilerde ders halkaları teşekkül etmeye başlamıştır. Bu manada camilere ilk eğitim müesseseleri de denilebilir. Müslümanların fethettikleri yerlerde inşa ettikleri camiler gerek ibadet merkezi gerekse eğitim kurumları olarak büyük hizmetlerde bulunmuşlardır. Zamanla fıkıh ve ilahiyat alanlarındaki gelişmeler neticesinde bu konularla ilgili dersler de camilerde okutulmaya başlanmıştır. Bu ilgi dallarının hepsinin bir arada okutulduğu camiler olduğu gibi birinin veya birkaçının bir arada okutulduğu camiler de vardı. Camilerde islamî ve lisanî bilimler dışında aklî bilimler de okutulurdu. Meselâ El-Ezher Camisi'nde tıp okutulduğundan bahsedilmektedir. Ancak felsefe camilere girememiştir. Bununla beraber İspanya'da okutulduğu ve yakalananların şiddetle cezalandırıldıkları bilinmektedir.

    Şii mezhebine mensup olanlar Darü'l İlimleri kurarken, sünniler de medreseleri kurmuştur. Sünniler, her dört sünni mezhebi için ayrı ayrı medreseler kurdukları gibi, bunlardan bir kaçının bir arada olduğu medreseler de kurmuşlardır. İslam Eğitim Tarihinde ilk medresenin nerede, ne zaman ve hangi şartlarda ortaya çıktığına dair kesin bir bilgi yoktur. Ancak medreselerin esas ortaya çıkış yerinin miladi 9. yüzyılın sonlarına doğru Horasan ve Türkistan bölgelerinin olduğu bilinmektedir. Bununla beraber şu ana kadar yapılan araştırmalar İslam dünyasındaki medreselerin her İslam ülkesinde farklı zamanlarda ve farklı şartlar altında doğduklarını da ortaya koymuştur. Medreseler, Türklerin İslam kültürüne kazandırmış oldukları genel öğretim müesseseleridir. Fıkıh okutmak için kurulmuşlardır.

    Ortaçağ İslâm dünyasındaki medreselerde, eğitim iki kısma ayrılırdı. Birinci kısımda matematik, astronomi, geometri, fizik, tıp, dil bilgisi ve felsefe tahsil edilirken; ikincisinde usûl, fıkıh, hadis, tefsir, kelam gibi dersler verilirdi. Medreselerdeki dersler konularına göre ihtisaslara ayrılırdı; Darül Hadis, Fıkıh, Tıp gibi. Bu medreselerden mezun olanlara, aldıkları eğitime göre meslek ruhsatı verilirdi. Hekimler ile cerrahların bu ruhsatı alabilmeleri için ayrı ayrı imtihanlardan geçmeleri gerekiyordu.

    İhtisaslaşma Medreseleri
    İslam dünyasında ihtisaslaşma için kurulmuş medreseler de görülmektedir. Bu tür medreseler genel olarak üç gruba ayrılabilir.

    1. Darül Kurra
    Hicri ikinci asrın başlarında, cami gibi yerlerde oluşturulan gruplarda kıraat ilmi tahsil edilmeye başlanmıştır. Bu çalışmalar birçok eserin yazılmasına zemin hazırlamıştır. Bu eserler Kurra Halkaları, Darül Kur'an, Darül Huffaz ve Darül Kurra'ların ders programını meydana getirmiştir. Bu yerlerde ilm-i kıraat tahsil edilmiştir. Anadolu Selçuklu'larından önce Şam'da, Darül Kur'an adı ile Şeyh İbn Ömer ve İbnü'l Münca medreseleri vardı. Anadolu Selçukluları ve Karamanoğulları'nda bu kurumlar Darül Huffaz adını aldı. Yine Karamanoğulları ve Anadolu Selçukluları döneminde birçok Darül Huffaz medresesi kurulmuştur.

    2. Darül Hadis
    Sadece hadis öğrenmek için kurulmuş kurumların ortaya çıkması ve Darül Hadis adıyla anılmaları miladi takvime göre 12. yüzyılda başlamıştır. Bundan önce hadis öğrenimi talebu'l ilm denilen seyyah alimler tarafından yapılmaktaydı. Önceleri tahsili camilerde yapılan hadis ilminin öğretimi için kurulan medreselerin ilki Halep Atabeyi Nureddin Zengi tarafından Şam'da inşa ettirilmiştir. Eyyubi sultanlarından Kamil Nasıruddin Muhammed'in 1225 yılında Kahire'de kurduğu Darül Hadis de ilk hadis enstitülerinden sayılmaktadır. Anadolu'da ilk defa Anadolu Selçuklu'ların veziri Sahib Ata tarafından 13. yüzyılın ikinci yarısında Konya'da yaptırılmıştır.

    3. Darüt Tıb
    Tıp eğitimi ile tedavinin birlikte yürütüldüğü bu kurumlara zaman içinde Darüt Tıb, Darüş Şifa, Darül Merza, Darül Afiye, Maristan ve Bimaristan gibi adlar da verilmiştir. Bu kurumların ilk olarak teşkilatlanması Emevi Halifesi I. Velid tarafından 707'de Şam'da gerçekleştirilmiştir.


    alıntı
#15.11.2009 00:31 0 0 0