Önce ellerinde İncil,
Sonra omuzlarında tüfekle geldiler.
Evleri, ekinleri bizim olan topraklara
Uzak ülkelerin uğursuz insanları..
Ne hakla geldiler anam,
Ne hakla geldiler?
Allah bir dediler inanıverdik
Anlatmadılar kullar arasındaki farkı.
Zulüm üstüne zulüm yığdılar;
Korku üstüne korku.
Siyah derili insan öğüttü dur-durak bilmeden,
Kurdukları medeniyet çarkı..
Misafir olmak, dost olmak dururken
Şart mıydı ellerinde ilah olması?
Bizde de vardı iki el, iki ayak, iki göz
Bizim de yüreğimiz vardı, biz de bilirdik sevmeyi
Suç muydu derilerimizin siyah olması?
Dövdüler, vurdular, sürdüler
Çocuklarımızı bile öpüp-koklayamadık.
Bize ait olan her şeyimizi
Yeni efendilerimiz aldılar
Namusumuzu bile saklayamadık.
Günü, ayı, yılı yok, her zaman
Gökyüzünü kızıla boyadı akıttıkları kan.
Köle yaptılar bizi beyaz medeniyete
Götürdüler madenlerimizi,
Meyvelerimizi, çocuklarımızı..
Ve işte onlardan geriye kalan:
Boş bir kilise
Taş bir kule
Bronz bir çan..
Gel bunları da götür gideceğin yerlere
Adaletsiz medeniyetin babası
Ölçüsü menfaat olan
Beyaz insan..