KİMYASAL SİLAHLAR & İLKYARDIM – ACİL YARDIM

Son güncelleme: 27.01.2006 13:58
  • Kimyasal savaş ajanları, öldürmek, yaralamak, insanları etkisiz hale getirmek, bitkisel ve hayvansal besin kaynaklarını, besin stoklarını kontamine etmek ve yok etmek, ekonomik önemi olan hedefleri işlemez hale getirmek, kaosa ve paniğe neden olmak amacıyla spesifik hedeflere karşı kullanılan, yüksek toksisite potansiyeline sahip çeşitli yapılarda kimyasal maddelerdir.

    Kimyasal ajanlar, hedef üzerine içinde bir veya daha fazla kimyasal ajan dağıtabilen bir taşıyıcı/dağıtıcı sistem içeren kimyasal silahlarla gönderilir. Kimyasal savaş ajanları, bir veya birkaçının kombinasyonu halinde ve katı, sıvı veya aerosol şeklinde; helikopter veya uçaklarla taşınan sprey tanklarıyla; püskürtücü aletlerle; top, roket veya çok namlulu roket sistemleri; füze, mayın, el bombası veya uçak bombaları ile püskürtülür veya fırlatılıp dağıtılırlar.

    Kimyasal savaş ajanlarının savaşta veya terör amaçlı tercih edilme sebepleri üretim maliyet ve teknolojilerinin düşük olmaları, etki ve toksisitelerinin yüksek olmaları, çok yüksek zarar/hasar kapasiteleri sebebiyle yüksek oranda kayıplara sebep olmaları ve çok korkutucu olmalarıdır. Kimyasal tehlike sadece kimyasal savaş ve silahları sebebiyle mevcut değildir. Endüstriyel kazalar ve savaşlar veya terörist saldırılarda kullanılıp çevreye dağılan toksik ajanlarla da aynı tehlike söz konusudur.

    NEDENLER

    Kimyasal savaş ajanları, toksik etki özelliklerine göre aşağıdaki şekilde sınıflandırılabilir:

    1. Sinir ajanları (Sarin, Soman, Tabun, VX): Sinir sistemi yoluyla kasları felce uğratarak solunum ve dolaşımı sistemlerini durdur. Öldürücü etkilidirler

    2. Vezikan ajanlar-Yakıcı gazlar (Hardal Gazı-Kükürtlü hardal, Levisit, Fosgen Oksim): Doku hasarı yaparlar. Gözler, cilt ve solunum yolu dokusu ilk etkilenen bölgesidir. DNA hasarına neden olurlar.

    3. Boğucu gazlar-Akciğer irritanları (Fosgen, Difosgen, Klor, Kloropikrin): Öldürücü etkilidirler. Solunum sistemini ağır şekilde tahrip edip, akciğer hasarına neden olarak gaz transferini bozarlar. Ölüm boğulma sonucu olur.

    4. Kan zehirleri (Siyanür, Siyanojen Klorür): Hücre solunumunu bozarak kandaki oksijenin dokular tarafından alınmasını engeller. Öldürücü etkili ajanlardır.

    5. Kapasite bozucu gazlar (LSD, BZ): Santral sinir sistemini etkileyip uyarı veya depresyon yoluyla davranış bozukluğuna neden olurlar.

    6. Kargaşa bastırıcı ajanlar (CN, CS, SR, DM ): İrritan gaz veya aerosol şeklinde kullanılıp göz, cilt ve akciğerlerde irritasyon yaparak göz yaşartır veya ağır bulantı ve kusmalara sebep olurlar.

    7. Bitki öldürücü ajanlar (Pikloram, Kakodilik asit) : Beslenme olanaklarını bozarak etki ederek zayiat verdirirler.

    İLKYARDIM

    1. Önce kendinizi koruyun: Ortamda kimyasal ajanın olduğu kirli bölgeye dikkatle yaklaşılmalıdır. Arada güvenli bir mesafe olmalı ve bölge yakın yüksek bir alandan gözlenmelidir. Kurtarma çalışmalarını başlatmak için acele edilmemelidir. Önce mevcut durum değerlendirilmelidir.

    2. 112 yi arayarak yardım isteyin. Güvenlik görevlilerine haber verin.

    3. Eğer eğitimini aldıysanız kimyasal ajanı tanımaya çalışın: Kimyasalı tanıdıktan sonra Zehir Danışma Merkezi (0 800 314 79 00) ile temas kurarak etkileri, tıbbi tedavisi ve dekontaminasyon kuralları hakkında bilgi alın.

    4. Sekonder bulaşma riskini değerlendirin: Alanda dekontaminasyon tamamlanmadıysa kimyasal ajan ilkyardım gönüllüleri ve profesyonel sağlık ekibi için risk oluşturur. Cildi ve elbisesi sıvı veya katı ajanla tamamen bulaşmış kimseler sağlık personelini kontamine edebilir. Sindirim yoluyla kimyasal ajan alanlar da kusma yoluyla başkalarına bulaştırabilirler.

    5.Yeterli dekontaminasyon önlemlerinin alındığından emin olun. Dekontaminasyon, kimyasal maddeninin tehlike oluşturmasını engellemek üzere uzaklaştırılması, temas yerindeki miktarının azaltılması işlemidir.

    6. Gereken hastalara mümkün olduğu ölçüde temel ve ileri yaşam desteği uygulayarak süratle uygun tıbbi bakımın yapılacağı yerlere transport edin.

    7. Kirli Bölge: Kirli bölgeye sadece itfaiye ve özel eğitimli tıbbi personel girmelidir. İleri yaşam desteği uygulayacak personel, kontrol veya güvenli bölgede beklemelidir. Kurtarıcılar korunma için başlıklı gaz maskesi, koruyucu elbise, geçirgen olmayan eldiven ve bottan oluşan koruyucu ekipman kullanmalıdır. Kimyasal koruyucu ekipmanlar A, B, C olmak üzere 3 sınıfa ayrılır. A en yüksek seviyede koruma sağlarken C en alt koruma seviyesini ifade eder.

    Özellikle kimyasalın tanımlanmadığı sürece maksimum seviyede koruma sağlayan - A sınıfı koruyucu ekipman kullanılmalıdır. Kirli bölgedeki kurtarıcılar temel hava yolu açıklığı, solunum desteği ve dolaşım desteği sağlamalıdırlar. Bu aşamada özellikle koruyucu kıyafetlerin hareket kabiliyetini kısıtlaması sebebiyle bu önlemler sınırlı olarak alınabilecektir. Kurtarıcılar sadece basit hava yolu açma menevralarıyla hava yolunu açabilir, boyunluk takar, büyük bulaşmaları temizler ve arteriyel kanamaları durdurmak için direk bası uygulayabilir.

    Hasta kirli bölgeden kontrollü bölgeye uygun taşıma yöntemleriyle, hızla ve emniyetle çıkarılmalıdır. Bu amaçla eğer hasta yürüyebiliyorsa yürüyerek; yürüyemiyorsa sedye, sırt tahtası veya hiç biri yoksa tek ve iki kişi taşıma yöntemleri kullanılarak süratle çıkartılmalıdır.

    8) Kontrol bölgesi: Kontrollü bölge kirli bölge ile güvenli bölge arasında ama kirli bölgeden uzakta uygun bir bölgede olmalıdır. Mümkünse kirli bölgeden yüksekte ve rüzgarsız ama gaz buharının dağılmasını sağlayacak şekilde havadar olmalıdır. Bu bölgedeki personel koruma kıyafeti kirli bölgedeki seviyede  A veya onun bir alt seviyesinde - B olmalıdır.

    Bu bölgede hava yolu açıklığı sağlama, solunum ve dolaşım desteği sağlamada ekipman kullanılması, destek oksijen uygulaması, solunum yolu ile uygulanan nefes açıcı ve suni solunum ugulamaları mümkündür. Kanamaları kontrol altına almak için direk bası uygulanmalıdır. Özel koruma kıyafetli kurtarıcıların özellikle ağır eldivenler takmaları sebebiyle damar yolu açmak ve endotrakeal entübasyon yapmak zordur. Bu alanda kardiyak monitör gibi elektronik cihazlarda, cihazların kontamine olmasını önlemek için uygulanmamalıdır.

    Hastanın hayati foksiyonlarına yönelik müdahaleler tamamlanır tamamlanmaz dekontaminasyon işlemi uygulanır. Dekontaminasyon sadece katı ve sıvı haldeki kimyasal savaş ajanları için geçerlidir, gaz ve aerosol halindeki ajanlar için yapılabilecek tek işlem kirli atmosferden uzaklaşmaktır.

    Katı ve sıvı haldeki kimyasal savaş ajanları için dekontaminasyon fiziksel olarak yıkama, durulama, kurutma, absorbe etme veya ısı ile uzaklaştırma yöntemleri ile; veya kimyasal olarak yıkımlama yöntemi ile yapılır. Bu amaçla su, sabun, kil toprağı, absorban pudralar, talk/buğday unu, sıvı yağ, gazyağı, parafin, alkollü çözücüler kullanılabilir. Son zamanlarda bazı antidot içeren (örneğin sinir gazı için kolinesteraz antidotu) süngerlerin kullanımı da gündemdedir.

    9) Dekontaminasyon uygulaması: Giysiler sıvı kimyasal ile kontamine ise çıkarılır ve çift torbaya konur, torba ağzı kapatılır, kontrollü bölgede bırakılır. Eğer kimyasal ajan katı ise önce hafifçe silinerek uzaklaştırılır. Daha sonra yıkanma/yıkama işlemine geçilir. Bir çok kimyasal ajan suyla şiddetle reaksiyona girerek patlama veya toksik gaz salınımına neden olabilir. Bu nedenle su reaksiyonu konusu dikkate alınarak dekontaminasyon bölgesinde üzerindeki kıyafetleri tamamen çıkarılımış hasta üzerine su tazyikle verilmemeli en az 15 dakika süreyle baş ve boyundan ayaklara doğru tazyiksiz olarak uygulanmalıdır. Saçın tamamının, tüm vücut kıvrımlarının, koltuk altı ve kasıkların, parmak aralarının yıkandığından emin olunmalıdır. Yaralar, kimyasal ajanın yara içine girmesini engelleyecek şekilde yara içinden dışarı doğru yıkanmalıdır.

    Gözleri su ile flaşlama, uzunluğu kimyasal ajan ve maruziyet koşullarına göre değişmekle beraber yoğun ve kuvvetli alkali materyal 10-15 dakika, sadece göz irritasyonu yapan ajanlar ise daha kısa süreli flaşlanabilir. Gözlerin yıkanmasında varsa sodyum bikarbonat veya serum fizyolojik te kullanılabilir.

    Yağlı veya suda çözülmeyen ajanların çıkarılması sabun ve ya şampuan kullanımını gerektirir. Herhangi bir el ya da bulaşık deterjanı bu konuda yeterlidir. Bu aşamada çok yumuşak bir fırçayla hafifçe fırçalama yapılmalıdır. Sert fırçalama cilt hasarına ve kimyasal ajanın vücut içine girmesine sebep olabilir. Çamaşır suyu veya sirke gibi dekontaminasyon ajanları cilt ve saçta kullanılmamalıdır. Bu solüsyonlar ekipmanlar için geçerlidir, hastalar için uygun değildir.

    Yıkama bittikten sonra kurulanma işlemi yapılarak dekontaminasyon bitirilir, hasta üzeri örtülür.

    Sindirim sistemine girmiş ajanların dekontaminasyonu için hastaya bir bardak normal su içirilmelidir. Dekontaminasyon amacıyla kusturma genellikle önerilmez. Kimyasal ajanın yutulmasından sonra midenin boşaltılmaya çalışılması etkili olmayabilir ve tehlikelidir. Yutulan yakıcı veya çok irrite edici bir ajan ise yemek borusunda ve midedeki hasarı artırabilir. Ayrıca akciğere kimyasal ajan kaçmasınada sebep olabilir. Mevcutsa aktif kömür bir çok zehiri absorbe etmesi ve uygulanma kolaylığı sebebiyle verilebilir. Uyanık ve koruyucu refleksleri yerinde hastaya 50-60 gr verilebilir.

    Temel dekontaminasyon tamamlandıktan sonra hasta triyaj, tedavi ve transport için güvenli bölgeye gönderilir.

    10) Güvenli Bölge: Güvenli bölge fiziksel ve kimyasal hasar bölgesinden uzakta kurulduğu için bulaşma ciddi problem değildir. Bu nedenle bu bölgedeki personel için hastalar uygun şekilde dekontamine edilip getirildikleri için koruyucu elbise giyme zorunluluğu yoktur. Ancak organafosfat pestisidleri ve benzer kimyasal ajanların varlığında güvenli bölge timide önlük ve lateks eldiven giymelidir.

    Güvenli bölgede öncelikle hemen basit tıbbi bakım yapılmalıdır. Bu bakım hava yolu açıklığı, solunum ve dolaşım desteğini içermelidir. Daha sonra ayrıntılı tıbbi bakım başlatılır. Bu arada Zehir Danışma Merkezinden uzman tavsiyesi alınabilir.

    Nefes açıcı ilaçlar solunum yoluyla uygulanabilir. Ancak nefes açıcı ilaçlar bazı kimyasal ajanların kalp hızını artırma ve ritim bozukluğu yapmalarına sebep olabilir. Bu nedenle yüksek miktarda kullanılmamalıdır. Koma veya nöbet geçirme durumunu kimyasal ajandan çok kafa travmasına bağlı olabileceği de düşünülmelidir.

    Önceden hastane dışı uygulama eğitimi alınmışsa antidot tedavisi yapılabilir.

    Konsantre veya kuvvetli alkali materyale maruziyet durumunda ilave dekontaminasyon uygulanır, göz ve cilt tekrar yıkanır.

    11) Transport: Cilt ve gözleri ajana maruz kalmış hastanın dekontaminasyonu etkili bir şekilde yapılmışsa ambulans, personel ve ekipmanın ikincil bulaşma riski yoktur. Ancak, yutulan ajanlar hastanın kusması durumunda küçük ve kapalı alanı olan ambulansta ikincil bulaşma riski yaratabilir.

    12) Hastaların dekontaminasyon bölgesinde yapılan dekontaminasyonları yeterli yapılmamışsa hastane acil servislerinde ikincil bulaşma olabilir. Bunu önlemek amacıyla hastanelerin acil servislerinde dekontaminasyon istasyonları olmalı ve hastalara acil servisi alınmadan bir kez daha dekontaminasyon işlemi uygulanmalıdır. Bu sırada tıbbi bakımda dekontaminasyon işlemiyle eş zamanlı olarak başlatılmalıdır.

    13) Görev tamamlandıktan sonra personel ambulans kullanılan ekipmanlar uygun şekillerde dekontamine edilir. Personel kendi dekontaminasyonunu yaparken; dekontaminasyon tamamlanmadan ağız, burun, yüz ve genital bölgesine dokunmamaya dikkat etmeli, sıcak suyla ve cerrahi sabunla hafif hafif fırçalanmalı, özellikle saçlar, kulaklar ve diğer kıvrımlı bölgeler tekrar tekrar yıkanmalı, tıraş olmamalı ve her yıkanmadan sonra temiz havlu kullanmalıdır.Ambulans ve ekipmanları dekontamine edilmeden rutin görevlere gönderilmemelidir.
#25.01.2006 07:30 0 0 0
  • teşekkürler
#25.01.2006 10:02 0 0 0
  • bilgilerin için teşekkürler ellerine sağlık
#25.01.2006 10:06 0 0 0
  • kımyasal sılaha ne yapa bılırı kı sızce olumu beklemekten baska gormuyormusunuz hırosıme ve nagazakı ye atılan bombalarda hayat 0 durumdadu yıllar ca bır ot tenesı bıle bıtmemıstır bu durumda ne yapa bılırızkı sızce
#25.01.2006 11:19 0 0 0
  • bilgilerin için teşekkürler arkadasım
#25.01.2006 18:21 0 0 0
  • eline sağlık

#25.01.2006 21:34 0 0 0
  • paylaşımın için teşekkürler.
#26.01.2006 15:37 0 0 0
  • verdiğin bilgiler için sağol.
#27.01.2006 13:58 0 0 0