Sporcu Sağlığı

Son güncelleme: 14.04.2010 18:45



  • Spor sakatlıkları doğrudan hekimi ilgilendiren bir konudur. Bu nedenle bu
    bölümde sadece bazı istatistik ve temel bilgileri ve de tanımları bulacaksınız.
    Unutulmaması gereken bir spor yaralanması veya sakatlığı durumunda ilk
    yapılması gereken uzman bir hekime başvurmaktır.

    Genel Bilgiler
    Sportif yaralanmalar, genelde spor dallarına özgü özellikler içerir. Çeşitli spor
    dallarından bazı örnekler verirsek, şöyle bir tablo ile karşılaşırız:

    Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği'nde 1983-87
    yılları arasında yapılan bir araştırmada, beş yıllık periyot süresince kliniğe
    başvuran 1560 spor yaralanması vakası incelenmiştir. Yaralanmaların yüzde
    22'si kontüzyon (ezilme), yüzde 20'si fraktür (kırık) olarak bulunmuştur. En sık
    yaralanan bölgenin ise yüzde 60 ile alt ekstremite (alt taraf) olduğu
    belirlenmiştir. Ayrıca sporcularda sportif yaralanmaların dışında, bir de overuse
    (aşırı kullanma) kökenli çok sayıda yaralanma görülmektedir.

    Girgin, futbolcularda genellikle sıyrıklar, ezikler, yüzeysel ekimozlar (çürükler),
    basit kas travmaları, kas krampları, basit ayak bileği burkulmaları, basit burun
    kanamaları, bel ve sırt bölgesinde geçici yaralanmalar, boyun bölgesi
    travmaları, kaş ve baş bölgesi yaralanmaları görüldüğünü belirtmektedir.
    Dagarov ve Slanchev ise araştırmalarında, futbolcularda sıklıkla distorsiyon
    (burkulma), kontüzyon (ezilme), menisküs lezyonları ve kas rüptürlei
    (kopmaları) görüldüğüne de işaret etmektedir. Futbolcularda sık görülen
    yaralanmalardan biri de kasıkta uyluğun iç-üst kısmında meydana gelen
    ağrılardır. Burada futbolcuların dizlerinin tam ekstansiyonda iken (gerilmiş iken)
    bacağın kalça ekleminde aşırı abduksiyonu (uzaklaşması) ile dirence karşı topa
    çıkarak savunma yapması, yada bu pozisyonda topa kayarak müdahalesi
    adduktör (yaklaştırıcı) kasların aşırı gerilmesi ve hareketin sonucu tendon
    (bağ) kopmalarına veya kemiksel değişikliklere neden olur.

    Basketbolcularda ise yumuşak doku lezyonları (kontüzyon, hematom, yüz
    yaralanmaları, lif kopmaları, kramplar vb), eklem travmaları (bağ lezyonları,
    menisküs lezyonları, omuz çıkıkları), kırıklar ve büyük yaralanmalar
    görülebilmektedir.

    Koşucular üzerinde yapılan bir çalışmada da sporcularda en çok kas ve tendon
    zorlanmaları, eklem ve bağ yaralanmaları ile menisküs lezyonları görüldüğü
    saptanmıştır. Bunların nedeni olarak da antrenman (yanlış antrenman, ağır
    antrenman ve antrenman sırasındaki ani değişiklikler), anatomik faktörler ile
    ayakkabı ve zemin gösterilmiştir.

    Halterde daha çok yumuşak doku yaralanmaları sıklıkla görülmektedir. Bu
    yaralanmalar haltercilerin gövde ve göğüs kafesi kaslarında, sırt kaslarında ve
    el bileğinde ortaya çıkabilir.

    Boks özelinde ise en çok yaralanan bölge yüzdür. Bilindiği gibi boks sporunda
    öncelikle yumrukların hedefi yüz ve çenedir. Bu nedenle yüzde hafif
    ekimozlardan (çürüklerden) başlamak üzere, önemli kırıklara ve yüzdeki
    organların ciddi yaralanmalarına kadar değişik derecelerde yaralanmalar
    görülebilir. En çok yaralanma kas yarılmalarıdır. Ayrıca ikinci planda ve zamanla
    oluşan yaralanma ise boksörlerde burun kemiğinin kırılması, çökmesi ve
    burundaki konkaların deviasyonudur. Bilindiği gibi boksta geçici şuur kayıpları
    sık görülür. Bu alınan darbenin şiddetine, sporcunun dayanıklılığına ve
    tecrübesine bağlı olarak farklı sürelerle devam eder. Geçici ve kalıcı beyin
    zedelenmeleri boksta görülen olaylardır.

    Judocularda el bileği ve parmakla ilgili yumuşak doku yaralanmaları, diz
    bölgesinde sathi sıyrık, intra ve ekstra artiküler hematom (eklem içi ve dışına
    kan birikmesi), bağ, kapsül ve menüsküs lezyonları (yaralanmaları) ile çeşitli
    kafa travmaları görülebilir.

    Kayakçılarda ise ayak bileği yaralanmaları, krus (bacak) yaralanmaları, diz
    eklemi yaralanmaları, kafa travmaları, omurga yaralanmaları, donmalar ve
    ultraviyole yanıkları görülmektedir.


    1-Spor sakatlığı nedir?
    Spor sakatlıkları genel olarak sportif aktiviteler sırasında meydana gelen her
    türlü hasarın kolektif adıdır. Groh'a göre spor yapan 40 kişi başına aşağı yukarı
    büyük bir kaza, 4000 kişide bir sakatlık durumu ve 40. 000 kişide bir de ölüm
    vakası düşer. Spor dallarına göre kazalarda başta %10 ile futbol gelmektedir
    bunu % 6 ile güreş % 3ile hentbol ve boks izler atletizmde % 1 kayakta ise %
    0. 5 tir.

    2-Spor sakatlıklarının nedenleri nelerdir?
    Spor sakatlıklarının oluşma nedenlerini iki ana grupta toplayabiliriz. Bunlar
    internal (kişisel) ve eksternal (çevresel) nedenlerdir.

    Kişisel nedenler: Fiziksel eksiklikler, fiziksel uygunluk 'aerobik dayanıklılık,
    kuvvet, sürat, beceri, çeviklik), psikolojik faktörler 'konsantrasyon, riski
    kabullenme), fiziksel yapı 'boy, kilo, eklem stabilitesi, vücut yağ dokusu
    yüzdesi), yaş, cinsiyet.

    Çevresel nedenler: Sporun tipi, sportif aktivite süresi, hadisenin yapısı, rakibin
    ve takım arkadaşlarının rolü, zeminin durumu, ışık, emniyet tedbirleri. ,
    yavaşlama için yeterli mesafe, malzemeler, iklim koşulları 'ısı, nem, rüzgar)
    antrenör, maç yönetimi 'kurallar ve hakemlerin kuralları uygulaması).

    3-Spor sakatlığının ciddiyeti nedir?
    Bir spor sakatlığının ciddiyet derecesini anlayabilmek için altı temel olguyu
    değerlendirmek gerekir. Bu olgular; spor sakatlığının tabiatı, tedavi şekli ve
    süresi, sporda uzak kalınan süre, kaybedilen işgünü, kalıcı hasar, maliyet. İşte,
    bir spor sakatlığının ciddiyeti bu olguların tek tek ele alınıp, değerlendirilmesi
    sonucu anlaşılır.

    4-Spor sakatlıklarının önlenmesindeki genel kurallar nelerdir?
    Öncelikle ilk yapılması gereken konu sporcuların periyodik sağlık kontrollerdir.
    Bu kontroller ile sezon başında sporcunun mevcut durumu ortaya konulur.
    Eksiklikleri belirlenir ve o eksikliklerin giderilmesi için gerekli önlemler hekimin
    önerisi çerçevesinde alınır. Bu noktada belirlenen eksiklikler hem fizyolojik
    parametreler, hem fiziksel uygunluk, hem de direkt sağlık ile ilgili eksiklerdir.

    Spor sakatlıklarının oluşmasında en önemli etkenlerden biri yetersiz ısınmadır.
    Bu nedenle ısınmaya, özellikle stretch 'germe) egzersizlerine büyük önem
    verilmelidir.

    Burada fiziksel aktivite sonrası yapılacak soğuma da önem taşımaktadır. Her
    aktivite sonrası mutlaka soğuma da önem taşımaktadır. Her aktivite sonrası
    mutlaka soğuma egzersizleri yapılmalıdır.

    5-Kas yorgunluğu nedir?
    Antrenmansız sporculara da ağır ve alışmamış kas kasılmalarından 1-2 gün
    sonra ortaya çıkar.

    Aynı zamanda ağır sportif yarışmalardan sonra da sporcularda görülen akut
    (kısa süreli) kas ağrılarıdır. Söz konusu kaslar her hareket denemesi sırasında
    ve dokununca ağrılı, bazen şiş ve serttir. Sporcular arasında "hamlık" olarak
    adlandırılır.

    Kas yorgunluğu ile ilgili çeşitli hipotezler ortaya sürülmüştür. Bunlardan bazılar
    şunlardır:

    a. Metabolizma bozukluğu hipotezi: Laktik asit (süt asidi) ve diğer asitli
    metabolizma artıklarının birikmesi.
    b. İltihap hipotezi: Aseptik, asidoza bağlı iltihap.
    c. Kas sertleşmesi hipotezi: Kasın aşırı derecede sertleşmesi.
    d. Mekanik hasar hipotezi: Kas zorlanması, kas gerilmesi.

    Kas yorgunluğunun özellikle negatif iş (fren görevi) yapan kaslarda meydana
    geldiği gözlenmiştir.

    6-Kas yorgunluğu nasıl atlatılır?
    Kas yorgunluğunun hiçbir tedavi yapılmadan, salt istirahat ile 3-4 gün içinde geçtiği ve ağrıların
    dindiği bilinmektedir. Bu konudaki hızlandırıcı genel önlemler olarak şunlar önerilebilinir:

    a. Sauna
    b. 26-28 derece sıcaklıkta yüzme havuzu
    c. Söz konusu kaslar
    üzerine ılık ıslak kompresler, hafif masaj antifilojistik ilaçlar (voltaren, tilcotil
    gibi) antioksidan C ve E vitamini.

    7- Strain (Kas gerilmesi) nedir?
    Kas gerilmesinde her zaman geri dönüşü (reversibl) bir işlevsel kas yaralanması
    söz konusudur. Bu noktada ani eksantrik (kasın boyunun uzadığı) kas faaliyeti
    sırasında kas elastikiyetinin sınırına eriştiği, fakat bu sınırın aşılmadığı bir durum
    söz konusudur. Bu sınırın aşıldığı noktada artık kas gerilmesinden söz
    edilemez, o zaman kas zorlanması veya parsiyel kas yırtılmasından söz edilir.
    Kas gerilmesi kas liflerine paralel meydana gelir. Özellikle de kas-tendon
    bağlantı bölgelerine rastlar.

    8-Kas zorlanması nedir?
    Burada birkaç veya birçok kas lifi anatomik olarak zarar görür. Kas
    zorlanmasında kas liflerinin sıklığı ve elastikiyeti zorlanır. Bağ dokusu ve tek tek
    kas lifleri kopar. Kasın devamlılığı korunur.

    9-Parsiyel (Kısmi) kas yırtığı nedir?
    Burada kas lifi demeti büyük oranda zarar görür. Parsiyel (kısmi) kas yırtığında
    yerinde kas liflerinin büzülmesi söz konusu olur. Parsiyel (kısmi) kas yırtığı
    maksimum kontraksiyon (kasılma) sırasında oluşur. Bunu uyaran etken, tek tek
    kas liflerinin geriliminin ani değişimi ile ortaya çıkan hareket uyumsuzluğudur.
    Bu değişim iki etken sonucu oluşur:

    a. Kuvvetli direnç.
    b. Zıt kasların kontraksiyonu

    10-Kas yırtılması nedir?
    Kas yırtılmasında elle hissedilebilen ve gözle görülebilen bir kas erimesi söz
    konusu olmaktadır. Kas yırtılması birdenbire olur ve buna ilgili kas gruplarında
    şiddetli ağrı eşlik eder. Kas yırtılmasının nedenleri iki tanedir:

    a. Maksimal kontraksiyonda (kasılmada) hareket koordinasyonsuzluğu.
    b. Kasılmış kasın şiddetli bir dirence karşı ani hareketi.

    11-Kas yırtığını hazırlayıcı etkenler nelerdir?
    Bu etkenler dört ana başlık altında toplanabilir. Bu başlıklar sırasıyla şunlardır:

    a. Soğuk ve kasların yetersiz kanlanması (yetersiz ısınma).
    b. Lokal ve genel aşırı yorgunluk.
    c. Yetersiz antrenman düzeyi.
    d. Yarışma öncesi yapılan yetersiz hazırlanma

    12-Myositis ossificans (Kas kemikleşmesi) nedir?
    Kas kemikleşmesi gizli kas yaralanmalarının istenmeyen sonuçlarından biridir:
    Burada bir kas yaralanmasının, çeşitli nedenlerle tam olarak tedavi edilmemesi
    sonucu kas içinde kemiğe benzer bir yapı oluşur. Kısaca iyi tedavi edilmemiş
    kontüzyon ve hematomun sık rastlanan bir komplikasyonudur. Bu da kasın ait
    olduğu eklemde ağrı ve çalışma bozukluğuna yol açması demektir.

    13-Kas kemikleşmesi neden oluşur?
    Kas kemikleşmesi aşağıdaki nedenlerden oluşur:

    a. Tam iyileşmemiş kas yaralanmasına yüklenilme.
    b. Nedbe oluşmasını önleyecek ilaçların o dönemde lokal olarak kullanılması.
    c. Yen kas zorlanması ve kanamalara neden olabilecek şekildeki masajlar,
    yanlış masaj.

    14-Kas kemikleşmesi genelde nerede görülür?
    Kas kemikleşmesi genelde sporcularda M. Quadriceps femoris (Dörtbaşlı uyluk
    kası) ile kalça adduktörlerinde (bacağın içeriye doğru kapanması) görülür.

    15-Eklem faresi nedir?
    Eklem faresi, herhangi bir nedenle bir kıkırdak parçasının kopup, eklem içinde
    hareket etmesidir. Sonuçta bu oluşum eklem fonksiyonlarını bozar.

    16-Masajın spor yaralanmalarındaki rolü nedir?
    Sportif kas yaralanmalarından korunmada ve yaralanmanın tedavisinden sonra
    masaj bir rol oynamaktadır. Masaj, kasları maksimum çalışmaya hazırlamakta
    ve kas yaralanmalarından korumaktadır. Ayrıca, antrenman veya yarışma
    sonrası oluşan yorgunluk verici maddelerin kas hücrelerinden daha süratli
    uzaklaşmasına yardım eder.

    Masajın fizyolojik etkileri şunlardır:

    a. Kan ve lenf dolaşımını düzenler: Burada refleks yoluyla arteriol (küçük
    atardamar) ve kapillerin genişlemesini sağlamak suretiyle aktif rol oynar.
    Venlerin 'toplardamarlar) boşalmasına yardımcı olmak suretiyle de mekanik
    olarak görev yapar.
    b. Uyarma ve sakinleştirme yoluyla sporcunun kendini subjektif olarak daha iyi
    hissetmesini sağlar.

    17-Soğuk tedavisi ne zaman yapılmalıdır?
    Soğuk tedavisi, sportif sakatlıkların tedavisinde kullanılan ana tedavi
    yöntemlerinden biridir. Soğuk tedavisi yaralanmadan sonraki ilk 48-72 saat
    içinde yapılmalıdır.

    18-Soğuk tedavisinin yararı nedir?
    Soğuk uygulama ile yaralanan bölgede kan akımı azalır. Dolayısıyla kanama
    azalır. Tüm spor yaralanmalarından veya sakatlanmalarından sonra şişlik ve
    kanamaya ait işaretler kaybolana kadar soğuk tedavisi yapılmalıdır.

    19-Soğuk tedavisi nasıl yapılmalıdır?
    Soğuk uygulaması 2 saatte bir, 20 dakikayı geçmemek kaydıyla buz torbaları
    ile uygulanabilir. Bir günde toplam uygulama süresi 2 saati geçmemelidir.

    Eğer soğuk tedavisi derin dondurulmuş jellerle yapılıyorsa, 20 dakika yerine 13-
    14 dakika yeterlidir. Soğuk uygulanan alanda deri direkt temastan
    korunmalıdır.

    20-Bandajlamanın önemi nedir?
    Eklemde instabilite (sabitliğini yitirmesi) olması spor sakatlığı için hazırlayıcı bir
    faktörü oluşturmaktadır. Bandaj özellikle instabil eklemlerde fizyolojik
    hareketlilik sınırlarının ötesinde olabilecek hareketlere karşı eklemi korur.

    21-Kontüzyon nedir?
    Direkt bir travma karşısında cilt altında dokuların aşırı derecede ezilmesidir.
    Kılcal (kapiller) damarlardaki kan cilt altında toplanır ve bir şişlik oluşturur.

    22-Hematom nedir?
    Travma (darbe) şiddeti ile kılcal damarlardan dışarıya çıkan kanın yumuşak
    kısımlar arasında belirli birsahada toplanmasından ibarettir.

    23-Fraktür (Kırık) nedir?
    Travma (darbe) ve diğer nedenlerle kemiğin anatomik bütünlüğünün
    bozulmasına kırık denir. Kemiğin devamlılığının bozulması basit bir çatlak, geniş
    bir ayrılma veya çok parçalı olabilir.

    24-Kırık neden oluşur?
    Genel olarak kırıklar ya travma (darbe) ile oluşur ya da patolojik (hastalık)
    nedenlerle oluşur.

    Burada travmaya (darbe) dayalı kırıkların oluşmasında kemiği dıştan ve içten
    etkileyen kuvvetlerin şiddeti, travmanın (darbe) geliş yönü ve etkileme süresi
    kırığın durumunu belirler.

    Kırığın oluşmasına neden olan kuvvetler itici, çekici, sıkıştırıcı veya makaslayıcı
    kuvvetler olabilir. Ayrıca hastalık, yorgunluk veya yaşlılık nedeniyle doku
    direncinin bozulması, kemiklerde kırık oluşmasına neden olur.

    25-Fissür (Çatlak) nedir?
    Çatlak özünde bir kırık çeşididir. Burada yani çatlakta kemiğin devamlılığı
    sadece bir çatlak ile bozulmuştur.

    26-Distorsiyon (Burkulma) nedir?
    Burkulma bir eklem zorlanmasıdır. Üç çeşit burkulma vardır. Birinci derece
    burkulmada eklem hafif zorlanmıştır. İkinci derece burkulmada eklem bağlarında
    bazı kopmalar oluşmuştur. Üçüncü derecede burkulmada ise bağlar tamamen
    kopmuştur.





#14.04.2010 18:45 0 0 0