Miladı dolan adamın sesi , sahte peygamber gibi kokar geceleri...
''Mersinden mi kalktın sen bugün'' diye sordu Kadın
Islak ve ufalanmış güvercinleri gemilere attığında
her seferinde bunu yapmak zorunda mısın sen ?
evet her sefer bunu yapmak zorundayım
çünkü akşam seferim yok benim!
Akşamları eve dönen kadın geçiyor,omuriliğimden
terkettiği sevgilileri dökülüyor çantasından
yalan derisinden çantası vardı onun
içinde, saklandığı avlusu,
ayet gibi yüzüstü bırakıp gittiğim hastanenin acil kapısıydı elleri
yoğun bakımda severdi beni
damardan biraz sesi verildiğinde uyurdum
uyku sersemi gibi severdim onu
her sersem gibi sonunu düşünmeden bıçağın o aciz yüzünde parlattım günlerimi
bacakları dil'li geçmiş zamandı; ağzımla çekerdim içime an'ı
aniden patlardı beynim
bütün sivillerden özür dilerim orantısız aşk kullandığım için.
iki kurşun yetebilirdi bize, yaşamak için
en azından çok uzaktan verdiğimiz selamları tam alnından vururduk
ağzı nefret kokan gecenin namusu olmuştur artık sensizlik
töre cinayetine kurban gitmiştir bütün gelinlikler
hepsi bembeyaz ve delikdeşik
oysa biz mermilerini hep karavanaya atan iki av tüfeğiydik
o yüzden birbirimizi hep gözlerimizle avlamayı yeğeledik
şimdilerde el feneriyle aranmaya başlamıştır eski günler
lütfen bana dünya haritasında gösterin onun gözlerini
korkmayın korkmayın onlar benim ellerim
tamam tamam indiriyorum
zaten kuru sıkıdır benim bütün cinayetlerim..
Artık bütün dar ağaçları hesap verecektir,cinayete yataklıktan
ve soruşturma dahilinde tekrar ifadesine başvurulacaktır İsa'nın
Ve hangi din kitabında geçiyorsa ve ileride geçecekse adın
o kitap benim kutsalımdır.
Bilincini yitirmiş kente hatırlatmak için eski günlerini
sorulacaktır belki lobisi kuvvetli hotellerin nezninde adım ve soyadım sana
herhangi bir odada unutulsada resmimin üstüne not aldığın sesim
onu ilk sen bulursan fotoğrafa bir daha bak
demiştim sana çok önceden ama
''bu fotoğraftaki adamında bir süre sonra bıyıklarının uzaması kaçınılmazdır ''diye
fotoğrafıı sakla, belki ilerde kirli sakal bırakır yine....
Sonsuz ve sınırsız zaman diliminde
bu aşk şiiri olmasın diye çok bıçakladım kendimi seni temin ederim
ama küçücük bir isim benzerliği bozdu iklimimi
tabiatım gereği ben de her ağır yaralı gibi koştum acil servise
bence acil bir durum olmasada ölüm
miladı dolmuş hastanenin girişinde sorulmuş bir sorudur hala adın
hem refakatçı hem hasta olmayı aynı anda becerebilen bir tutumla hesap soruyorum şimdi
yanlış teşhisten mi kaynaklanıyor
bacağından çıkarıp beyin sapıma koyduğun yanığın
hala canımı acıtması !