İngilizler ATATÜRK'e Aşk Tuzağı mı Kurdu
Son güncelleme: 04.07.2010 01:10
-
Zsa Zsa Gabor Kimdir - Atatürkün Ölümü Hakkinda - Atatürk'ü Gabor Öldürdü Iddasi - Atatürk ve Gabor - Atatürké Kurulan Tuzaklar - İngiliz istihbaratının Atatürke Kurduğu Tuzak
ATATÜRK'Ü FİLM YILDIZI ZSA ZSA GABOR MU ÖLDÜRDÜ?
Araştırmacı Tarihçi Yazar Cezmi Yurtsever, Mustafa Kemal Atatürk'ün, İngiliz istihbarat birimlerince kurulan aşk tuzağı sonucu ünlü film yıldızı Zsa Zsa Gabor tarafından öldürüldüğünü iddia etti.
Yurtsever, dünya tarihinin yeniden yazılmasını tartışmaya açtığı "Şifre" isimli kitabında, Atatürk ile dünya güzellik kraliçesi ve ünlü film yıldızı Zsa Zsa Gabor arasında yaşanan aşk ilişkisine yer verdi.
Dünya tarihi üzerinde yaptığı araştırmalar sırasında tesadüfen bir ayrıntının izini sürerek, Atatürk'ün, güzelliğiyle ünlü Zsa Zsa Gabor ile yaşadığı aşkı ortaya çıkardığını söyledi. İngilizler'in, Atatürk'ün 1937 yılında Kerkük, Filistin ve Antakya'ya düzenleyeceği askeri harekat ve savaşı önlemek için Gabor'u Atatürk'ün yanına gönderdiğini ileri süren Yurtsever, Gabor'un, Atatürk'ü kurduğu aşk tuzağıyla öldürdüğünü öne sürdü.
Atatürk'ün normal bir şekilde ölmediğini savunan Cezmi Yurtsever, "'Şifre' kitabının yazım çalışmaları esnasında İngiliz istihbaratının önde gelen casuslarından Gertrude Bell ve Lawrence ile ilgili gizli dosyaları araştırırken 1937 yılında zamanın Matbuat Umum Müdürü Burhan Belge'nin beraberinde Türkiye'ye getirilen Macaristan yurttaşı dünya güzellik kraliçesi Zsa Zsa Gabor'un, Atatürk ile tanıştırıldığı ve kısa zamanda bu ilişkilerin aşka dönüştüğü hakkında bilgilere ulaştım.
Gabor'un, gazeteci Wendy Leigh'e yaptığı itiraflarda ilişkinin 6 ay kadar sürdüğü, Atatürk'ün hastalanması üzerine ilişkinin sona erdiği hakkında bilgilere yer veriliyor. 1937 yılında Atatürk, Ortadoğu'da yaşanan sorunlara doğrudan ilgi gösteriyordu. Kuzey Irak'ta yaşayan Türkmenler'in haklarını korumak için Kerkük'e, Filistin sorunundan dolayı da Müslümanlar'ın ezilmemesi için Kudüs'e, güney sınırlarımızdaki Fransız manda yönetiminde bulunan Antakya'ya askeri müdahale ve savaş hazırlıklarını planlıyordu. Atatürk'ün muhtemel savaş hazırlıklarını öğrenmek için İngiliz istihbaratı, Gabor'un aşkını yakından izlemeye aldı. Atatürk'ün bu ilişki süreci sonrası hastalanması, kalenin içten yıkılması anlamına da geliyordu. Atatürk'e karşı İngiliz istihbaratının hazırladığı aşk tuzağı sonuçlarını verdi.
Atatürk, 1938 yılı mart ayı içinde vücut fonksiyonları çökertilmiş ölümcül bir hastaydı. Kısa sürede ise Atatürk'ün ölüm yolculuğu başladı" dedi.
Gelişmelerin en ilgincinin, Atatürk'ün Gabor ile aşk bağlantısının, İngiliz istihbaratının internete de yansıyan hususi özellikler raporlarında da açıklanması olduğunu belirten Yurtsever, "Gabor, Atatürk ile olan beraberliğinden sonra, kız kardeşini İngiliz İstihbarat Sorumlusu, Dışişleri Bakanlığı Görevlisi Eric Drimmer ile evlendirdi. Kendisi de ABD'ye yerleşerek dünyaca ünlü bir film artisti oldu. 90 yaşına merdiven dayayan Zsa Zsa Gabor'un, Atatürk ile ilgili hatıralarına yansıyan belgelere ve açıklamalara dikkat edilmelidir" diye konuştu.
Araştırmalarının gerçekleri yansıttığını savunan Yurtsever, "Atatürk'ün ölümüyle ilgili belgelerin yetkililer tarafından açıklanması gerekiyor" diye konuştu.
Kaynak Habertürk
-
Büyük araştırmacı tarihçi ve yazar
Cezmi Yurtsever'in araştırmalarına ilişkin başlıklar.
Kaynak: Google
"Tarihçi Cezmi Yurtsever, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın dedesinin, Ermeni ve Ruslara karşı savaşırken öldürüldüğünü ileri sürdü."
"Tarihçi-Yazar Cezmi Yurtsever, Osmaniye tarihini yazmak için başlattığı araştırmalarında Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli`nin dedelerinin idam edildiği bilgisine ulaştığını söyledi."
"Tarihçi Cezmi Yurtsever, tarihe Menemen ya da Kubilay olayı olarak geçen olayların `derin devletin din adamlarını tasfiye projesi` olduğunu ileri sürdü. Yurtsever, Kubilay`ı dindar insanların değil o günün Ergenekoncular`ının öldürdüğünü
ileri sürdü.."
"Tarihçi Cezmi Yurtsever, günümüzde İsrail`in kontrol ettiği topraklarda 50 bin Türk askerinin gömülü olduğu yüzlerce toplu mezar bulunduğunu iddia etti."
"Tarihçi-yazar Cezmi Yurtsever, Piri Reis`in haritasındaki sembol ve yazılardan oluşan şifreleri çözerek, Kristof Kolomb`un `Osmanlı casusu` olduğu bilgisine ulaştığını iddia etti."
"Tarihçi -araştırmacı Cezmi Yurtsever, ABD`nin yeni Başkanı Barack Obama`nın Kenya`daki atalarının Türk asıllı olduğu yönünde görüşlerin doğru olduğunu savundu."
"Tarihçi -araştırmacı Cezmi Yurtsever Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın dedelerinde de Kasımpaşalı ruhu olduğunu ortaya çıkarttı."
"Tarihçi -araştırmacı Cezmi Yurtsever Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ`un Mason olduğunu iddia etti."
[atex]
Sevgili dostlarım,
Medya artık alımış başını gidiyor.
Bazı adamlar bazı sıfatları isimlerinin başına koyarak
kendilerinin birşeyler yaptığını sanıyor.
Her tarafta uydurma haberler uçuşuyor.
Doğru olup olmadığını bilmediğiniz haberleri
burada paylaşıma açarak bilmeden onlara yardımcı olmayınız.
Örneğin, araştırmacı tarihçi yazar sıfatı ile
bilinen görüşleri savunan bu Emekli Lise Tarih öğretmeni hakkında
doğru olup olmadığı belli olmayan aşağıdaki haberi sizlerle paylaşsam,
doğru bir davranış içinde bulunduğumu mu sanacak veya buna inanacak mısınız?
Lütfen biraz daha dikkat..
Eğer birşeyi bilmeden alıp da paylaşıyorsanız,
her an dedi-koducu durumuna düşebilirsiniz...
http://mk-mk.facebook.com/topic.php?uid=253142944375&topic=14212
[/atex]
-
Bu bir iddiadir.Kesinlesmis bir belgesi delili yoktur...Haberin kaynagi bellidir dolayisiyla adreside...
Dileyen bu iddayi sadece iddia olarak görür ötesine gecmez...Cevap verme geregi bile duymaz...
Dileyen ise düsüncelerini dile getirerek bu edilen iddiayi kendi iddialariyla cürütür...
Paylasmak bu acidan yararlidir.Zira fikirlerin savasi önemlidir.Cürük olan iddialarin karsisina saglam iddialarla dikilmek her zaman icin yanlisin farkedilmesine bu sebeblede cogunluga ulasmaya vesile olur..
Neticesinde özgür bir platform sinirlari asmadan konular insanlarin görüslerine sunulabilir...
Bazi gerceklerin ortaya cikmasi saglanir maskeler düsürülebilir buda benim iddiamdir...
Birde kimse kimsenin ipiyle kuyuya inmez herkesin akli mantigi mevcuttur X sahis kendini atti asagi diye bende mi atayim .Atarsam ahmaklik olur(tabiri caizse)..Bence herkes birinin pesine takilmak yerine kendi zekasiyla ürettiklerini ortaya dökmelidir..Ben bu yorumu yaptim diye ben dogrumuyum kendime göre evet baskasina göre hayir ...
Yada X sahis bir kac yerde mantikli diye heryerde mantiklimi dir
Bu yanilgilarada dikkat etmek gerek dolayisiyla bunu ayiklamak yine insanin zekasina ve arastirma kabiliyetine dayanir...
Tarihçi Cezmi Yurtsever gibi pek cok kisinin akla mantiga sigmiyacak iddialari vardir.Kimine göre kabul edilebilir kimi ne göre kabulu asla mümkün degildir..
Zira söz konusu olan Bir devre damgasini vurmus Türkiye Cumhuriyetini bugünlerde getirmis ve izi hala var olan ve hala Onun etkisini üzerimizde hissettigimiz Atatürk ise...
Gereken cevap tokat gibi verilmelidir es gecip görmemezlikten gelmek yerine
Böylesine bir durum karsisinda yapacagimiz dilsizlik bir vefasizliktir diye düsünüyorum...Yorumlamali ki alem Türk Milletinin kiş uykusuna yatmadigini görsün..Tartisilmali ki egri dogru ciksin ortaya ve icimizdeki egri dogrular da..
Inaniyorum ki gerek bu ortamda gerek realde fikirleriyle bu tarz insanlarin haddini bildirecek ve fikirleriyle bu iddialari cürütecek arkadaslar mevcuttur...Iddialar cürütülmek icin vardir..Dolayisiyla kimse ne zan altinda birakilabilir nede zanli olabilir..
(Konuya yorumum)
atesilter Umarim dikkate alanlar cikacaktir..Tecrübelerinize dayanarak yaptiginiz uyari icinde tskler
- ozaman ben size tarih bilgimden yola cıkarak gercekleri söyleyeyim atatürk siroz hastalığından öldü gercek bu!! gerisi üretmedir..
-
Mustafa Kemal Pasa'nın sevmedigi ve siddetle karsi ciktigi iki durum var;
Birincisi sabetaycılar, ikincisi masonlardı.
Atatürk'e siroz teshisini koyan Doktor Mim Kemal buda masondu..Hatta o dönemde bir gurup toplantisinda mason localarinin kapanmasina dair diyaloglar gecmis ve masonlar Doktor Mim Kemal'in esliginde Atatürkün huzuruna gelmisler Mustafa Kemal' e bir teklifte bulunmuslar bu tekliften dolayi Atatürk sinirlenmis ve su sözleri sarfetmis
"Haydi defolun buradan, cehennem olup gidin Yahudi uşakları. Benim milletim bana kahraman sıfatı verdi, ben sizin gibi bir çift Yahudi'ye uşak mı olacağım? Bu gece sabaha kadar Türkiye'deki bütün localarınızı kapatmadığınız takdirde yarın teşkil edeceğim Divan-ı Harbi Örfi'ye hepinizi verir ve astırırım. Haydi defolun karşımdan!"
Sonrasinda ne oldu Ata'nin ölümünden sonra mason localari tam gaz kaldiklari yerden devam ettiler örümcek misali aglarini ördüler.Masonlar Atatürkten bu yüzden nefret ederler birde o kadar ikiyüzlü diyecem az kalacak ikibin yüzlüler buyrun bakin resime arkadaki büste bakin.
Ne kadar Atatürkcüler degilmi
.Zamaninda Ata'nin huzurundan kovulan masonlarin torunlari simdi Ülke gündeminde basrölde oynuyorlar..
Ve ben Sirozdan öldügüne bile süpheliyim..Adnan Menderes icinde ne iftiralar atilmisti.Zamaninda Özal icinde kalp krizi demislerdi.Halbu ki zehirlenme ve gizli tutulmus onun icin önemli sahislarin ölümünde hep bir saibe görmüsümdür.Onun icin Ata'nin doktorunun koydugu teshise inanmam mümkün olamaz kesin altinda masonlarin parmagi vardir..Alkole bagli siroz deniliyor ama yanlis tedavi yapmadiklari ne malum (Doktoruda mason)ve gelecek nesil genclere alkol ve sigaradan öldü diyerek niye kötü imaj verilmeye calisilmis.Onun icin iz birakanlarin ardindan daha böyle cok haberler yapilir.Ata'nin dedigi gibi
"Türk Milleti zekidir"
Uyanik olmak gerek her denilene hemen gözyummak yerine bu sözü haketmissek hakkinida vermek gerek
-
Ağzı olan konuşuyor
Haklisin abicim katiliyorum
Agzi olan konusuyor elalemin agzi torba degil ki büzesin
- İngilizler ATATÜRK'e Aşk Tuzağı mı Kurdu Konusuna Benzer Konular
- Atatürk ve Besiktas 04.03.2004
- Atatürk 1898-1938 04.04.2005
- Atatürk Siirleri 30.03.2004
- Atatürk Anilari 30.03.2004
- Atatürk'ün Genclige Hitabesi 06.04.2004
- Plastik Gıda Ambalajı 04.07.2010 01:10