Yürürken, rengarenk ve desenli giysiler giymiş, makyajlı kadınlara rastlarsınız da, kıpkırmızı rujla gezeni fazla görmezsiniz. Kırmızı ruj neden hem çeker, hem de korkutur peki?
Herhangi bir şekilde makyaj yapabilirsiniz ama kırmızı ruj denince akan sular durur. Bir kere kıpkırmızı bir ruj öyle herkese yakışmaz. Sokaklarda pembe, şeftali ve hatta bordo tonlarında ruj sürmüş insanlar görürsünüz de, kıpkırmızı bir rujla fazla gezen olmaz. Kırmızı ruj bir fenomendir ve onu taşıyacak kadar atak, kendine güvenli ve dik olmayı gerektirir.
Kırmızı ruj sürmek istiyip de cesaret edemeyenleriniz için olaya geniş bir perspektiften yaklaşmayı uygun bulduk. Bir kere işin psikolojik yanına eğilelim önce.
Psikolojik olarak kırmızı, gücün rengidir ve güç, cesaret, tutku, kurban ve uyarı gibi kavramları temsil eder. Sembolizm gayet açıktı: Dur ışıkları, ambulans, itfaiye, ya da polis arabası üzerindeki sirenler hep kırmızıdır. Yani kırmızı ruj sürmek, muhtemelen bir kadının yapabileceği en dramatik, süsleyici anlatım şeklidir.
İşte kırmızı rujla ilgili bazı ipuçları:
Kırmızı bir ruju taşıyabilmenin sırrı kendinizi rahat hissetmekte yatar. Dudaklarımızı kırmızıya boyayarak, ağzımızla yaptığımız her mimiğe, bir şeyleri ısırmamıza, yalamamıza, gülümseyişimize, dudak büzmemize dikkati çekmiş oluruz. Bu nedenle kırmızı dudaklar, çekingenlere, kararsızlara ve korkaklara göre değildir.
Kırmızıyı cesurca taşıyabileceğinize karar verdiyseniz, en iyi görünüşü dudaklarınızı odak noktası yaparak sağlarsınız. Başka bir deyişle, kırmızı ruj sürecekseniz, tonla göz makyajı uygulamayın. Kaşlarınızı şekle sokup tarayın ama koyultmayın. Sadece biraz kapatıcı ve rimel sürün.
Mat kırmızı, parlak kırmızıdan daha iyi durur; çünkü parlak olan biraz bile yayılıp taşsa, sert bir kavgada kaybeden kişiymişsiniz gibi görünmenize yol açar.
Kırmızının pek çok farklı tonu olduğunu unutmayın. Teniniz açık renkse, kırmızının pembeye yakın tonları, kırmızının mavili tonlarından daha az cüretkar görünür. Cildiniz daha koyucaysa, o zamanda turuncuya çalan kırmızı, kırmızının mor tonlarına oranla daha az küstah durur.
Işığı her zaman hesaba katın. Örneğin mum ışığında geçecek bir akşam davetine katılıyorsanız, ışık daha loş olacağından kırmızı dudaklar daha az cüretkar görünür. Alacakaranlıkta, ya da fırtınalı gri günlerde cesure tonlar, gökyüzünün daha koyu olmasından ötürü daha az belirgin olur.
Giysilerinizin rengini de atlamayın. Kırmızı beyaz, yeşil ve sarıya göre çok canlı, griye göre daha az canlıdır ve siyahla gayet iyi gider.
Ancak en önemlisi; kırmızı ruju taşıyabilmeniz için konuşmanız ve yürüyüşünüzle cesur, kendinize güvenli durmalısınız. Yani kırmızıyı hissetmelisiniz.