Bu şehir sonum olacak
yavaş yavaş sürgün ediyor beni
karanlık sokakların biğr ışıgı yok
bu şehir zından olacak
sensizlik ürkütüyor beni
Sattım kalbimi bir eskiciye
yüregimde bir sancı gözlerinde bir eda
gülmeyen yüzüm bir kapansa topraga
ben yine yalnızım birbaşıma
bu şehir asla uyanmayacak bir uykuda
Senin uçurumlarında seyrediyorum
kederlerini içinde biriktirmiş sabahı
adı hüzün oluyor geçmeyen zamanın
nasılda alıyor benden beni
suskunlugunun sukuneti
yinede bakıyor gözüm pencereye
bir bu şehri yakıyor alevler
birde beni yakıyor gizliden gizliye
ve hayat bir damla su
bazen bir damla kan
ne olur birkere deyse yelken almış gemilerime
içinde kopan fırtınan
kuru bir dal gibi
kırılıyor bu şehir sensizlikten
sen gülerken ben hep aglıyorum
birde farketsen halimi sen giderken
uykularım ölüm oluyor
uyumak için çok erken
Hani kapanıyordu ya yüzüm topraga
sen yagmur olup yagıyorsun
hani her mevsimde gidiyorsun ya sen
sen hep ömrümün sebebi oluyorsun