İnsan kaderi kadar yol alırmış bu hayatta
Ama öyle birşey var ki kadere keder yazarmış acımasızca!
Kaderimin kederi ol ve kalbimin hüzün bahçesine dol...
Sen,Karadeniz gibisin sevgili
Biraz hırçın,fazlasıyla deli asi
Sevdanın rengi mavi,hasretin gri
İnanki seni sevmek rüzgârla yağmurun dansı gibi!
Yağmur rüzgârı ıslattığını zannederken
Hiç anlayamaz,rüzgârın istediği yöne sürüklendiğini!
Şimdi söyle bana
Yağmur sen misin ben mi?
Anlayamadım gitti...
Bu deli rüzgâr kandırdı birimizi
Ama hangimizi!!!
Unutmaki sevgili
Zamansız gelen ayrılık kalbe haince yapılan bir kürtaj gibidir
Acımasızca çeker alır bir parçanı
Canın yarım kalır,yavaş yavaş kurutur kanını...
Eğer bana emanet edeceksen sol yanını
Canının yarısı benim
Canımın yarısı senin
Helâl et hakkını...
Şimdiye kadar hiçkimse sana ''seni seviyorum'' dedi mi?
Elbetteki demiştir!
Ben sana seni seviyorum demeyeceğim
Başkaları da sana öyle dediği için...
Ben sana diyorum ki
Sarıp sarmala beni kalbine
Doyma,doyama beni sevmeye...
Kalbin beni anarken dudaklarının her gülümseyişi kalbime kondurduğun bir sevda buğsesidir bilesin...
Bilesin ki hasret acısıyla aşılmaz zannedilen yolları arşınlayan dalgın bakışların kalbime doğan güneştir...
Bilmiyorum hangi hikâyenin satır aralarına atacak hayat bizi
Belki bizden başka okuyan olmayacak noktamızı virgülümüzü!
Ama sonu gelmeyecek bir fırtınanın içine düştük
Ve sürükleniyoruz Mecnun'un çöllerine doğru
Ferhat acaba halimize acıyıp bir yudum su verir mi?
Çöller Mecnun'un dağlar Ferhat'ın olsun
Ben senin uğruna hasret ateşlerinde yanarken
Sevdanı yudum yudum içerim
Ve kar yağan umutlarıma sen uğradın diye
Özlemlerime güller ekerim...
Kollarını açsan bana
Martı yapsam umutlarımı
Uçursam sana doğru...
Hangi hayalin peşine düştük ey yar
Düşeyazdığımız heveslerin
Düşlerinde kaybolduk bak yine...
Hayallerimde kaç gecenin günahını biriktirdim bilmiyorum!
Ellerini tutmadan gördüm seni
Gözlerine bakmadan girdim sevdanın koynuna...
Hırsızlığın arsızlığıyla gurur duydum kimi zaman
Kimi zaman ise masumluğun yalnızlığında kayboldum!
Gözlerim dalgın bu gece
Umutlarım yorgun!
Hayal kuracak gücüm yok
Düşlerim kalbime kırgın
Yüzümden düşen bin parça
Dudaklarım solgun
Gülümseyemiyorum...
Anlayacağın
Son kıt-asını kaybetmiş şiir gibiyim
Dokun hadi yüreğime şairim
Dokun ki geceyi güneşin ardına gömelim...
Gözlerine bakıp susmak geliyor içimden
Susmak ve bakmak
Bakmak ve kalbine akmak
Kalbine akmak ve fırtınalar koparmak...
Çırpınmanı istiyorum fırtınaya yakalanmış bir kuş misali
Ben gözlerine bakarken...
Ve sonra umudu yüklenip küçük hayallerine
Kalbime doğru yol almanı istiyorum
Belki istemekle olmuyor bazı şeyler
Ama istemeden de gerçekleşmiyor hayaller...