yürekte bir buseyle uyandım bu sabah...
neşeyle açtım gözlerimi hayata ve sana...
bembeyazdı heryer kar yağmıştı...
örtmüştü üzerini toğrağın kefen gibi...
soğuk ama kasvetsiz bir hava vardı dışarda...
açtım penceremi,içime çektim buz gibi havayı...
burnumda hafif bir sızlama...
ve gözlerimde iki damla sebebsiz yaş...
seni düşündüm...
sevdamızı...
sarı saçların geldi bir anda gözlerimin önüne...
gülüşün çocuklar gibi neşeli halin...
kokunu aldım bir anda sanki...
dönüp şöyle kendi eksenimde...
seni aradım...
yoktun...
sen yoktun ama hayalin tam karşımda duruyordu...
gözlerindeki beni görebiliyordum...
ve okuyabiliyordum dudaklarından seni...
kapattım gözlerimi ve hayalimi gönderdim sana...
bir küçük buse koydum dudaklarında...
işte orda ben kor oldum...
yandım...
tutuştum...
eridim bittim...
kördüğüm olsada yollarım...
çıkmazlara girsemde biçare...
bataklığa saplansada ayaklarım...
yine çıkıp geleceğim sana...
yine seveceğim seni delicesine...
yine isterik hallerimle saracağım benliğini...
gözbebeklerinden düşmemek için...
ne gerekiyorsa yapacağım...
sonunda ölüm olsada...
feryat figan olsada...
zulüm olsada...
yine seveceğim seni...
böyle içten...
böyle samimi...
ve böyle DELİCESİNE...
yine güzeldi
yüreginde bir busa ile uynamka ne büyük bir servet bilirmisin
bilirmisin gökte kaç yıldız var yüregimde kaç vurgun
yangın yeriyim
virane..
bilirmisin gözlrimde bir umut va bugün
bugün sözlerimde bir muştu var
bilirimki gelecek olan birisi var..
gözbebeklerinden düşmemek için...
ne gerekiyorsa yapacağım...
sonunda ölüm olsada...
feryat figan olsada...
zulüm olsada...
yine seveceğim seni...
böyle içten...
böyle samimi...
ve böyle DELİCESİNE...
söylediğim en güzel aşk melodilerime kattım seni
aynalarıma ekledim silüetini
seninle böldüm ekmeğimi
aklımda sen vardın yine cekerken Besmelemi..
seni yudumlar gibi içtim kahvemi
fallarımın yollarını sana cıkardım telvelerinde