Yak

Son güncelleme: 02.12.2012 22:49
  • Artık kabullenmişliğin yorgun havasını çalıyorum şimdi..senden bana kalan ezgiler,dinlediklerim hep seni hatırlatıyor banaVurgun yemiş satırlarım son yıkıntıların altında çırpınırken..kac kez okudum sayısını bende bilmiyorumo mutlu günlerde yazılanlarıhepsi ezberimde şimdi yokluğundayokluğunda onlar bana yoldaş arkadaş onlar avuntum

    Ben derinden bir türkü tutturmuşum akıp giden zamana..
    hani o ençok senin sevdiğinsaatlerce dinlediğin dinlediğim

    bana hep seni anlatanHislerim yanıyor!..yokluğunda körelmiş hislerim,kalemim kırık tanımaz senden başka bir hecene zaman kalemi alsam elime adın oluyor yazdığım ilk hece sen oluyorsun seni yazıyorum
    Dumanını çekiyorum içime efkar sigarasıdır diye..sensizliğin o içimi yakan parçalayanbeni yavaş yavaş ölüme götüren dumanını bu kara sevdamın bir hiç uğruna bitişinin verdiği sızıyı çekiyorum içime sensizliğinde
    Ve ben artık,kaybetmişliğin ardından ağlayan çocukları elinden o çok sevdiği alınan çocukları oynuyorum..

    Neydi bizi bu karanlığın girdabında rotasız bırakan..
    hangi gururdu hangi sözdü hangi limandı sevdamızı elimizden alan Neydi hislerimizin dumanını savuran?..
    sessiz bizi içten içe ateşsiz yakan Yok olmuşluğun keyifsizliğini mi sürmeliyim şimdilerde..
    Yoksa senin yok oluşunun acısını mı sindirmeliyim
    asla alışamayacak olsamda içime?.. Yoksun!.. Bir hayal kadar duman,
    bir duman kadar bulanık hayalin.. Tutunacak gibi oluyor ümitlerim..

    tutunduğum dallar elimde kalıyor birer birer Bir adım veriyorum sana karşı..
    önümde gecilmez bir uçurum yokluğun tut tut tut ellerimden neolur ben düşüyorum Bulanıklığı da kalmıyor dumanının ..
    içime çekiyorum aldığım son nefes gibi Yoksun!..
    işte az önce verdiğim nefes kadar anlıktı varlığın..
    Az önce hayat verdin bana, ama şimdi; yoksun!..
    alıyorsun elimden hayatımı bana kalan bir boşluk bir uçurum Karşımda bulanık dumanın,
    içimde hislerin alevi.. yakıyor beni derinden yanıyorum
    Ve elimde kalemim..
    Son demlerini döküyorum satırlara teslim olmuşluğun..
    bak yine yine seni yazıyorum Son nağmelerini mırıldıyorum titrek dudaklarımdan..
    dinlediğimiz ezgilerin Ve üşüyen ellerimle enkazını oluşturuyorum ..
    karaya oturan rotasız aşkın Ardında yıkıntısını bıraktığın satırların..
    Sen, tutulan el kadar sıcak bir gerçekken sen aşk sen kara sevd***en Verilecek bir nefes kadar da gidicisin..
    Tutsam içimde öldürecek, bıraksam uçup gideceksin..
    yine beni terk edeceksin Sen, efkar sigaramdaki duman kadar hayal..
    Enkazından kurtulamayacağım
    sensiz yaşayamayacağım kadar Yıkıntı bıraktın ardında.. bir enkaz Bıraktın bana senden sonra Ve ben kabul ettim..
    Yenildim, yok edildim..
    Bir ruh kadar sessizim şimdi odalarda gezinen..
    tek avuntum ara sıra beni yoklayan bak geldim işte seninleyim seninim artık gitmeyeceğim diyen hayalin Gözdeki fer kadar gidiciyim ben de..
    gercekle hayali ayırt edemeyen Elveda hayallerin kahramanı, elveda aşkı dumanı..
    Ve elveda yıkıntılarımın mimarı..


    Yak!..


    Yık!..


    Estir dumanını!.. Gözlerimden feri de çek!.. Öyle git!.. Nasıl olsa gidişine
    bağlamıştım ipimi.. Mezar taşıma da adını çiz, öyle git!

    alıntı
#02.12.2012 22:49 0 0 0