Sanki hicbir sey uyaramaz
Icimizdeki sessizligi
Ne soz, ne kelime, ne hicbir sey
Gozleri getirin gozleri.
Baska degil, anlasiyoruz boylece
Yapragin daha bir yapraga degdigi
O kadar yakin, o kadar uysal
Elleri getirin elleri
Diyorum, bir seye karsi komaktir gunumuzde ask
Birlesip saliverelim iki tek golgeyi.
gul kokuyorsun bir de
amansiz, acimasiz kokuyorsun
gittikce daha keskin kokuyorsun, daha yogun
dayanilmaz birsey oluyorsun, biliyorsun
hircin kircin, pembe pembe
ofkeli ofkeli gul
gul kokuyorsun nefes nefese.
gul kokuyorsun, amansiz kokuyorsun
ve aci ve yigit ve nasil gerekiyorsa oyle
sen koktukca dusumde goruyorum onu
dusumde, yani her yerde
yuzu sararmis, titriyor dudaklari
sakaklari ter icinde
tam alninin altinda masmavi iki ates
iki su
iki deniz bazan
bazan iki damla yaz yagmuru
mermerini emerek daglarinin
siirler soyluyor gene
olumunden bu yana yazdigi siirler
kizaraktan birtakim siirlere
buyuk sular buyuk gemileri sever cunku
ve odur ki buyukluk
siir insanin icinden dopdolu bir hayat gibi gecerse
o zaman olunce de siirler yazar insan
olunce de yazdiklarini okutur elbet
ve senin boyle amansiz gul koktugun gibi
yasamanin herbir yerinde.
gul kokuyorsun, amansiz kokuyorsun
bu koku dunyayi tutacak nerdeyse
gul, gul! diye bagiracak cocuklar butun
herkes, hep bir agizdan: gul!
ve herseyin ustune bir gul islenecek
saclarin, alinlarin, goguslerin ustune
yureklerin ustune
bembeyaz kemiklerin
mezarsiz olulerin ustune
kurumus gozyaslarinin
titreyen kirpiklerin ustune
kenetlenmis cenelerin
agarmis dudaklarin
unutulmus cigliklarin ustune
kederlerin, yaslarin, sevinclerin
ve herseyin ustune bir gul islenecek.
bir ruzgar, bir firtina gibi esecek gul
yillarca esecek belki
ve ansizin dunyamizi gorecegiz bir sabah
gorecegiz ki
biz dunyamizi gercekten gormemisiz daha
geceyi, gunduzu, yildizlari
gormemisiz hic
tanismaya komamislar bizi guzelim dunyamizla.
oyleyse dostlar birakin bu yalnizliklari
bu umutsuzluklari birakin kardesler
goreceksiniz nasil
guller guller guller dolusu
nasil gul kokacagiz birlikte
amansiz, acimasiz kokacagiz
dayanilmaz kokacagiz nefes nefese.
Bitti o sevda kesildi cigliklari martilarin
Su gibi bitti, suya karsit gibi bitti
Itti kiyiyi adina deniz dedigimz sey
Unuttuk ikimiz de her turlu yetinmezligi
Kaybetti kumarda gozlerim
Kaybetti kumarda gozleri.
Bir koru ruzgarlandi gogus boslugumuzda sanki
Uzaklasti agaclar birbirlerinden
Yakinlasti agaclar birbirlerine
Yani her soluk alip verisimizde bizim
Bir mekik gibi kalbin
Bir mekiki gibi kalbim
Isleyip durdu bu yitikligi yeniden.
Ne kaldi
Farkinda misin bilmem
Gunduzler..
Gunduzler biraz azaldi.
Sevda bir ates buldu sende, egilip optu seni
Artik kimse denizi bilmiyor.
Dirseklerini masaya koyusundan belli
Gelip gecen bir gunu bitirmek istemedigin
Sevda bir umut buldu sende.
Ey bir yolcu listesinde bir oluyu arayan
Artik kimse gozlerini bilmiyor.
Sunu imzala
Bir mektup, bir telgraf alindisi degil
Unutulmus bir sevdadir kapini calan
Ve sevimsiz bir terlik gibi duran odan
Kimse artik bir sey giymek istemiyor.
Sonra bir pencereden kendine
Ayisigi gibi vuran sen
Ne sana ne baskasina benziyor.
Ve iste bir dip baligi su boslugunda
Cirparaktan yuzgeclerini
Hic kimseye uymayan bir mevsim oneriyor.
ADI: GÜL Gülü vurmuşlar Gül Sokağında, Uzanmış üç adım yatıyordu gül... Bir adam usulca bir uçuruma, Sevi için deyip atıyordu gül... Ve bir kız kanatıp hüznü boyuna, Hepten sevgisizlere satıyordu gül... Gülü vurmuşlar Gül Sokağında, Uzanmış üç adım yatıyordu gül...