Terakkiperver Fırkası

Son güncelleme: 01.05.2014 17:05
  • Atatürk, Millî Mücadele’yi kazanan “Rumeli ve Anadolu Müdafaa-i Hukûk-ı Milliye Cemiyeti”ni siyasî bir parti hüviyetine sokmak istedi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi mebuslarıyla toplanıp, 11 Eylül 1923’te Cumhuriyet Halk Partisi’ni kurdu. Parti Genel Başkanlığı’na Mustafa Kemal seçildi. Halk Partisi’nin altı ana özelliği şunlardı: Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Lâiklik, Devletçilik, Halkçılık, İnkılâpçılık. Bu arada halifeliğin kaldırılması ile inkılâplara karşı hoşnut olmayan bir grup parti kurma hazırlığı içersinde idiler.

    Atatürk’ün yurt içi gezilerindeki sözleri ile tutumundan bazı muhalifler onun diktatörlük hevesi içinde olduğu yolunda haberler yayarak ortalığı bulandırıyorlardı. Asıl arzuları parti kurarak ön plâna geçmekti. 6 Ekim 1924’te, Son Telgraf gazetesi, Rauf Orbay, İsmail Canbolat, Refet Paşa ve çevrelerinin bir muhalif parti kuracaklarını yazıyordu. Bu arada, inkılâpların aşamalarının ortaya koyduğu tepkiler de su yüzüne çıkmaktaydı. Vatan, Tevhid’i efkâr, Tanin gazeteleri iyice muhalefete başlamışlardı.

    Halk Partisi mensupları Cumhuriyet kelimesini de koyarak Cumhuriyet Halk Partisi adını aldıktan sonra (10 Kasım 1924), İsmet Paşa 20 Kasım 1924’te sıkı yönetim talebinde bulunmuş, fakat bu reddedilmişti. Bu arada 9 Kasım’da Refet Bele, Rauf Orbay, Adnan Adıvar ve bazı milletvekilleri Halk Fırkası’ndan istifa etmişlerdi. 21 Kasım 1924’te de İsmet Paşa Başvekillikten istifa etmiş ve 22 Kasım’da Fethi Okyar Başvekilliğe seçilmiş ve kabineyi kurmuştu.

    Cumhuriyet Halk Fırkası’ndan istifa edenler, 17 Kasım 1924’te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nı kurmuşlardı. Partinin beyannamesinde fırkanın geçici hareketlere göz yummayacağı, ne bir tek kişinin ne de birkaç kişinin hegemonyası ile oligarşinin kurdurulmayacağı açıklanıyordu. Partinin 36 madde ile de programı açıklanmıştı. Terakkiperver Fırkası’nın ilk şubesi Urfa’da açılmış, 1924 Aralık’ı sonunda da Sivas’ta teşkilâtını kurmuş, ayrıca, İstanbul ve İzmir’e de teşkilât kurmuştu. Cumhuriyet Terakkiperver Fırkası’na, istifa eden milletvekilleri, İttihat ve Terakki fırkası üyeleri, meşrutiyetçi gruplar ve Malta’dan gelenler katıldılar.

    Bu parti kurulduktan sonra İstanbul basını açıkça hükûmete muhalefete başladı. Mustafa Kemal, İstanbul’da bulunan Times dergisinin muhabirinin 11.12.1924 tarihindeki sorularını, millî hâkimiyet esasına göre, Cumhuriyet yönetiminin bulunduğu yerlerde fırkaların arka arkaya kurulmasının olağan olduğunu ve Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın gerçek bir fırka olarak kabul edip, etmediğine dair soru için de Türkiye’de yeni bir siyasî fırkanın kurulmasının bazı kanunlara bağlı olduğunu, yeni fırkanın bütün işlemlerini tamamlamış bir kuruluş olduğunu ve programında münakaşa etmeye değerli, esaslı bir prensibin olmadığını söylemiştir.

    Gazi, aynı zamanda, İstanbul’da aleyhlerinde olan muhalefet için de İstanbul’da ekseri gazetelerin Cumhuriyet Halk Fırkası’nı ve onun Hükûmeti’ni tenkit etmesi ve muhalefete yatkın olmasının kendisi tarafından izaha gerek duyulacak bir olay olmadığını belirterek, bu gazetelerin halkın ekseriyeti üzerinde yaptığı tesirin böyle yayın yapanların lehinde olmadığı yolundadır demiştir. Yazarın, diktatörlüğe gidiş ya da yöneliş hakkındaki sorusu üzerine de Gazi “Cumhuriyet Halk Partisi ve onun bütün liderleri ve mensupları milletin özgürlüğü için çalışmış olduğuna göre, işaret olunan diktatörlük herhalde yoktur” demiştir.

    Terakkiperver Fırkası’nın muhalefeti yüzünden Şeyh Sait adlı kişi cahil köylüleri başına toplayarak 11 Şubat 1925’te isyan etmiştir. Sonunda da Terakkiperver Fırkası kapanmıştır.

    alıntı
#01.05.2014 17:05 0 0 0