HEYKEL

Son güncelleme: 24.06.2010 11:57
  • Taş, tunç, mermer ve pişmiş toprak gibi dayanıklı maddelerden yapılmış insan ya da hayvan görüntüsü, simgesi. Heykel, İslâm terminolojisinde "suret" kavramı içerisinde değerlendirilmiş resim anlamındaki suretten bunu ayırmak için "gölgeli suret" deyimi kullanılmıştır. Heykel, şekil olarak müşriklerin tapındığı putlarla aynı olmakla birlikte kendisine tapınılan anlamda put olmadığı için suret kavramı içerisinde ele alınmış ve onunla birlikte hükme bağlanmıştır.

    Kur'an, heykelden put anlamı dışında bir yerde söz etmekte, hakkında herhangi bir hüküm vermemektedir. Sebe' sûresinde cinlerin bir kısmının Hz. Süleyman'ın emrinde çalıştığı bildirildikten sonra "Ona dilediği gibi kaleler, heykeller, havuzlar kadar (geniş) leğenler, sabit kazanlar yaparlardı"(Sebe 34/13) buyurulmaktadır. Bu âyet bilginlere göre Hz. Süleyman devrinde heykel yapmanın mübah olduğunu ifade etmektedir. Ama yine bilginler Hz. Süleyman devrine ait olan Rasulullah (s.a.s.) den gelen haberlerle ortadan kaldırıldığını, İslam dini tarafından neshedildiğini söylemektedirler.

    Kur'an, Hz. ibrahim (a.s.)'ın putları, heykelleri kırdığını anlatmaktadır. Rasul (s.a.s.)'da Mekke'nin fethinde Kâbenin içinde, çevresinde ve Safa ile Merve tepeleri üzerinde bulunan putları (heykelleri) kırıp temizletmiştir.

    Rasulullah (s.a.s.)'dan gelen hadisler heykel (suret) yapmayı yasaklamaktadır. Bu konuda gelen haberler tevâtür derecesine ulaşacak kadar çoktur. (Resim için bk. Resim mad.)

    Hz. Âişe (R. anha) dan Nebi (s.a.s.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Kıyamet günü en şiddetli azaba uğrayacak olanlar, yaratma hususunda kendisine Allah'ın yerine koyup, kendini ona benzetenlerdir" (Buhari, libas, 39; Nesai, Zinet, 112-114).

    İbn Abbas (r.anhum)'a Iraklı bir adam gelip; Şu suretleri yapıyorum, bu konuda ne dersiniz diye sorunca, o, şu cevabı vermiştir: Yaklaş, yaklaş, Muhammed'i (s.a.s.)' şöyle derken işittim: "Kim dünyada bir sûret yaşarsa, Kıyamet günü buna can vermekle yükümlü tutulur. Halbuki ona can verecek değildir." İbn Abbas ve Ebû Hureyre'nin naklettiği başka bir rivayet şöyledir: "Kim suret yaparsa, ona can verilinceye kadar azap olunur. Halbuki bu surete can verebilecek değildir" (Nesai, Zinet,113). İbn Ömer'den, Nebi (s.a.s.)'in şöyle dediği nakledilmiştir: "Suret yapan kimselere kıyamet gününde azap olunur ve kendilerine; yarattığınız şeylere can veriniz, bakalım denilir" (Nesai, Zinet, 113).

    İmam es-Sindi, Nesâi Hâşiyesinde yukarıdaki İbn Abbas ve İbn Ömer hadislerini şöyle açıklar: İbn Abbasa hükmü sorulan "suret" ten maksat "canlılara ait sûretler" dir." Sureti diriltinceye kadar azap olunmaktan maksat, azabın sona ereceği zamanı belirtmektir. Hadiste; sureti hiçbir zaman diriltemeyeceklerinin belirtilmesi azabın devamlı olarak uygulanacağını ifade eder. Ancak es-Sindi, yukarıda sözü edilen azabın, suret yapma sebebiyle dinden çıkan kimse ile ilgili olduğunu belirtir. Ve bunun da üç şekilde ortaya çıkabileceğini ifade eder. a) Helal kabul ederek suret yapmak, b) Tapınmak amacıyla yapmak, c) Zaten mü'min olmayan kimsenin suret yapması? Bu üç sınıfın dışında kalanlar, sureti helal saymadan ve tapınma kastı da taşımaksızın yapmışsa bu fiili sebebiyle "asi" olur. Hak ettiği azabı Allah affetmezse azap görür, sonra azaptan kurtulur. Yahut da bu azaptan maksat; işin çirkinliğini şiddetle ortaya koyup, yasaklayarak suret yapımını engellemektedir. Bu son değerlendirmeye göre, hadisin açık anlamının kastedilmediği düşünülebilir (es-Sindi, ö 136/1724 Haşiye Süneni'n-Nesâi, İstanbul 1931, VIII, 215).

    Heykelin yasaklanma nedeni: Yukarıda zikredilen hadisler incelendiğinde heykelin yasaklanma nedenini de ifade ettikleri görülür. İslam bilginlerinin ortaklaşa belirttiklerine göre heykelin yasaklanma nedeni, onları yapanların Allah'ın yarattıklarına benzetmeye çalışmaları kendilerini yaratıcı yerine koymuş olmalarıdır. Yasağın hikmeti ise, insanları putperestlikten uzaklaştırmak, saf tevhid inancını şirk ve putperestlikten korumaktır. Çünkü bütün kavimlere putperestlik heykel yoluyla girmiştir.

    Âyette Nuh Peygamberin kavmi ile ilgili olarak şöyle buyrulur: "Sakın ilahlarınızı bırakmayın "ved ", "suvâ", "Yeğâus", "Nesr" gibi putlarınızdan vazgeçmeyin, dediler. Böylece bir çok insanı sapıttılar. Sen bu zalimlerin sadece sapıklıklarını arttır" (Nuh, 71 /23-24). Bunlar Nûh kavminin Allah'tan başka kendilerine taptıkları putlarının adlarıdır. Abdullah bin Abbas ve Muhammed bin Kays'tan şöyle dediği nakledilmiştir: Ayette adı geçen put isimleri Nuh kavminin bazı salih kimselerinin adlarıydı. Bu kimseler öldükten sonra, şeytan onların birer heykelinin dikilmesini öğütleyerek: "siz onların yaptıklarını bu heykeller aracılığıyla hatırlar ve yaparsınız." der. Şeytanın bu yanıltmasına kanan insanlar o salih kimselerin heykellerini yaparak dikerler. Önceleri güzel amelleri hatırlamada birer araç olan heykeller, bir kaç nesil geçtikten sonra nitelik değiştirir ve kendilerine tapınılan birer put halini alırlar. İşte İslam'dan önceki arap toplumunda bu putları yeni ilavelerle devir almış ve onlara tapınırken İslam güneşi doğmuştur (İbn Kesir, Muhtasaru Tefsiri İbn Kesir, 7. baskı, Beyrut 1402/1981, III, 554).

    Sonuç olarak, İslam'ın heykel yasağının kökeninde tevhid inancını korumak, yaratmada yüce yaratıcıya benzemeyi engellemek, mahrem yerleri tasvire karşı tedbir almak ve zararı faydasından çok olan bir alanda israfı önlemek gibi sebebler yatar. Diğer yandan İslam'da ne Hz. Peygamberin ve ne de din büyüklerinin heykellerle tasvir edilmeye ihtiyaçları yoktur. Onlar mû'minlerin gönüllerinde taht kurmuş, mesaj ve doktrinleri İslam toplumunda baş tacı edilmiştir. Hatta İslam Peygamberi sözle aşırı övmeyi bile yasaklamıştır. O şöyle buyurur: "Hristiyanların Meryem oğlu İsa'yı övdükleri gibi beni övmeyiniz. Yalnız, Allah'ın kulu ve elçisidir. Deyiniz" (Buhari, Enbiya, 48; A.B. Hanbel, Müsned, I, 23, 24, 47, 55).
#19.06.2007 12:21 0 0 0
  • teşekkürler Allah razı olsun
#19.06.2007 12:34 0 0 0
  • ya kardesim ayete yazıyormu yazdıklarınız aklı basında kım kendini YÜCE YARADANIN yerine koya bilir ancak deliler deliyide RABBİM zaten günahtan muaf tutmuştur kımse ama kımse beni ALLAHIMDAN KITABIMDAN VE MUHAMMEDİM DEN AYIRAMAYACAK
#19.06.2007 22:02 0 0 0
  • tutsakbulut ne diyorsun sen kardeşim
#19.06.2007 22:12 0 0 0
  • ben heykel yaparım bazen işim icabi kendimi hic ALLAHIN yerine komadım
#19.06.2007 22:36 0 0 0
#20.06.2007 16:49 0 0 0
  • arkadaşım yanlış anladın sen galiba bu konu daha başka işin icabı olabilir ama tapınmak için yada zevk için böyle bişey yapıyosan hoşgörülmüyor dinimizce yaratmak sadece Allaha mahsustur
#20.06.2007 17:03 0 0 0
  • asiyanım bende bunu demeye çalışıyorum ama arkadaşla anlaşamıyoruz bir türlü
#20.06.2007 17:08 0 0 0
  • yani simdi evine zevk için heykel alan günahamı girmiş olur
#20.06.2007 19:08 0 0 0
  • çok suret olan bi eve fazla melek gelmez diye biliyoruz hocamdanda böyle öğrenmiştim
#20.06.2007 20:12 0 0 0
  • ya kardesim niye böyle oluyo ıraktaki evlerin ici heykellemi dolu filistindeki evlerin ici heykellemi dolu afganistanın evlerinin içi heykelemi dolu hep bombalar oralara düşüyor nezaman hocalar bizlere dinimizin faziletlerini anlatacaklar ne zaman cözemediklerinde günah demekten vaz gececekler kıtabımızın ilk emri oku nezaman ookuyacagız nezaman aklımıza yatmayanı soracagız elin papazı gelmiş burda kuş gibi adam avlıyor hocalarımızsa nasılsa cok var hesabı kendilerini yetiştirmeyip kalanlarla yetiniyoarlar kıtabımızda yazmayanları sorgulamamızın ne mahsuru var onları yazanlarda insan cahiliye devrinde yasamıyoruz heykelllerden resimlerden kurtulduk ama sahte ermişlerden bi türlü kurtulamıyoruz neden se somut bir deliliniz yoksa bu konuya cevap yazmam ALLAHIN selamı üstünüze olsun
#21.06.2007 00:37 0 0 0
  • Musibetler Neden Müslümanları Buluyor ? *

    Bu dünya hizmet ve meşakkat yeridir, mükâfat ve rahat yeri değildir.İnsanın asıl vazifesi Rabbini tanımak ve emrettiği ölçüler içerisinde yaşamaktır.Bunun da yolu ibadetlerden geçmektedir.
    İbadet iki kısımdır:
    * Müsbet ibadetler
    * Menfi ibadetler
    İbadetin müsbet kısmı bildiğimiz, namaz oruç gibi ibadetlerdir.Menfi kısmı ise hastalık, musibet ve doğal felaketler karşısında insanın aczini ve zayıflığını hissedip Rabbine sığınması ve sabretmesi neticesinde kazandığı büyük sevaplardır.Diğer yandan belaların en şiddetlilerine Allahın en sevdiği kulları olan - başta Efendimiz olmak üzere- peygamberler ve salih kullar maruz kalmıştır.Eğer zannedildiği gibi musibet mutlaka kötü bir şey olsaydı o zaman Allah en sevdiği kullarına bela ve musibetleri vermezdi.Çünkü hadis-i şerif de ifade edildiği gibi :
    * En ziyade musibet ve zorluklara maruz kalanlar, insanların en iyisi, en kâmilleridir *
    Bela ve musibetlerin daha çok Müslümanların başına gelmesinin nedeni ise, bu dünyada yapmış oldukları hataların ve işlemiş oldukları cezaların karşılığını çekip, haşir meydanına bırakılmamasıdır.Çünkü büyük hatalar ve cinayetler büyük mahkemelere, küçük cezalar küçük merkezlerde verildiği gibi, günahı az olan iman ehlinin hataları bu dünyada çeşitli bela ve musibetlerle temizlenmekte, büyük mahkeme olan haşir meydanına bırakılmamaktadır. Ancak hataları büyük olan küfür ehlinin cezalarına, bu dünyanın bela ve musibetleri az geleceğinden büyük mahkemeye, ebedi ceza yurdu olan cehenneme ertelenmektedir.

    Kaynaklar :
    * el-Münâvî, Feyzül-Kadîr, 1:519, no: 1056
    * el-Hâkim, el-Müstedrek, 3:343
    * Buharî, Merdâ: 3
    * Tirmizî, Zühd: 57
    * İbni Mâce, Fiten: 23
    * Dârimî, Rikâk: 67 Müsned, 1


    bu yeterli bir delilmidir acaba tutsak bulut
#21.06.2007 15:17 0 0 0
  • ben kulun yazdıgına deyil YARADANIN gönderdigi kıtaba inanırım heryer hoca dolu ama HzMUHAMMET son kıtap bir ALLAH birdir
#21.06.2007 16:40 0 0 0
  • o zaman bunları okuma tutsakulut kendin araştır olurmu
#21.06.2007 16:42 0 0 0
  • tutsakbulut biz kafadan bişey uydurmuyoruz ki bombayla filan ne alakası var ki


    ben kulun yazdıgına deyil YARADANIN gönderdigi kıtaba inanırım heryer hoca dolu ama kıtap bir ALLAH birdir


    eğer ki sadece kitaplara inanmak olsaydı Allah peygamberleri göndermezdi onlar doğru yola ulaşmamız için vesiledir sen ister inanırsın ister inanmassın bizi bağlamaz sen konuyu nerelere çektin evet ben bir sürü sohbette duydum evde suret bulundurmak iyi bişey değildir diye mesela namaz bile kılarken elbisende resim olmıyacak önünde arkanda resim veya suret olmayacak mantıklı düşünürsen bence hoş olmadığını kendinde anlarsın
#21.06.2007 17:31 0 0 0
  • kardeş AMENTÜ dur benim inancınım anahtarı
#21.06.2007 23:06 0 0 0
  • senin inancına bir şey dediğimiz yok tutsakbulut.Allah (c.c) yar vede yardımcın olsun
#22.06.2007 18:41 0 0 0
  • tutsakbulut kardeşim bu konuda kuranda ayet var biraz araştırırsan yani senin istediğinyerden kuranda var hazırcılık yapmayalım kendin araştır.
#23.06.2007 19:30 0 0 0
  • ben heykel yapmayacam artık
#23.06.2007 20:02 0 0 0