İşittim ki, benim için ağlıyormuşsun,
Hala adım düşmüyormuş dudaklarından!
Geçenlerde bir yolcudan beni sormuşsun,
Metrük, ıssız bir manastır gibiymiş odan!
Çamlıklarda tek başına geziyormuşsun,
Gözyaşların anıyormuş eski günleri...
Ümidini siyah ufuklarda yormuşsun,
Sanmışsın ki, giden günler gelecek geri!
Artık ela gözlerinin altı çürümüş,
Bahçemdeki kuşlar gibi susmuş kahkahan!
Kalbin bir dal mevsimin hüznü bürümüş...
Akşamları son yolcular geçerken kırdan
Nazarların dalıyormuş, yıllardan beri
Bir seyyahın bekleniyor gibi haberi!
Ah o akşam o trenden gülüşün!
O gülüş kalbime aksettiği an
Duymadım ilk ateşin düştüğünü;
Şavka benzer bir ışık zannettim.
Macera başlamak üzereymiş o gün.
Sürecekmiş bu ateş yıllarca.
Bir taraftan Yakacık, mor dağlar...
Bir taraftan da deniz, şuh adalar...
O gün ömrümde, kader
Geçecek aşkı resimleştirmiş
Bu güzel çerçevede.
Yine dün geçtim o yoldan;
Aynı raylarda tirenler geçiyor...
Karşı dağlar, hep o dağlar...
Kıyı hep aynı kıyı
Ve deniz aynı deniz;
O gülüşten bir eser yok yalnız;
O güzel çerçeve bomboş!
Belki kalbim daha boş!
Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Hisset!
Hisset, Parmaklarına değen kağıdın içinde
Dolaşan damarlarımı...
Hisset damarlarımın, kanımın
Seni aramak için
Deliler gibi dolaşmasını...
Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Dinle; duyuyor musun yüreğimin ritmini?
Gönlümde esen rüzgârları dinle...
Nefesimi tutmasam
Gözlerindeki derin ovalarda titreyen
Bütün yeşillikler kül olur,
Sazlar büyür simsiyah,
Kuruyan göz pınarlarında...
Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Yazık! Mekanlar durduruyorsa seni.
Ve yazık, kendini bağladıysan maddelere...
İpsiz bir uçurtmayım ben... Ve kuyruksuz
Saçlarının çizgilerinde süzülen...
Rüzgârım sensin.
Susma ve sakın gözlerini kapatma, düşerim!
Yüreğinde yer var mı?
Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Ve bir kaynak suyundan oluşan derenin
Üzerine düşen yaprak gibi;
Düşürüyor musun gülüşlerini
Ve öpüşlerini sesimin üstüne?
Akıyor musun benimle beraber,
Akıyor musun yıldızlara doğru?
Yıldızlar... Yıldızlar neden böylesine vefasız?
Neden her üşüyüşümde
Lapa lapa yağıyorlar avuçlarıma,
Neden eriyip kayboluyorlar?
Parmaklarının ucunda şu an hissediyor musun beni?
Bilmiyorum. Bilmek istemiyorum...
Ama parmaklarının ucunda şu an ne olur hisset beni...
Hisset!
Hisset, damarlarımdaki kanımın,
Seni aramak için deliler gibi dolaşmasını...
Söylemiştim değil mi?
İpsiz bir uçurtmayım ben...Ve kuyruksuz...
Saçlarının çizgilerinde süzülen...
Rüzgarım sensin.
Susma ve sakın gözlerini kapatma, düşerim.
Yüreğinde yer var mı?
Tutankamon'un altın heykeli, firavunun bilgisayarda yapılandırılan resmine benzerlik gösteriyor.
Eski Mısır firavunlarından Tutankamonun mumyası tomografi ile taranarak yüzü bilgisayarda yeniden yapılandırıldı.
Tutankamonun bilgisayarda yaratılan resmi, firavunun Eski Mısırlı ressamlar tarafından yapılan portrelerine şaşırtıcı bir benzerlik gösteriyor. Eski Mısırda bebek yüzlü olarak resmedilen firavunun robot resmi de ergenlik çağında bir genci andırıyor. Tutankamon 18 yaşında nedeni belirlenemeyen bir şekilde ölmüştü.
BEBEK YÜZLÜ FİRAVUN
Bilgisayarda oluşturulan resim ile 1922 yılında İngiliz antropolog Howard Carterın firavunun mezarında bulduğu altın heykel arasındaki ciddi benzerlik bilim insanlarını şaşırttı. Uzmanlar bunu Eski Mısırda resim sanatının son derece ilerlemiş olmasına bağlıyor. Bilgisayar resminde, Tutankamon sakalsız yüzü, yumuşak hatları, küçük çenesi ve çocuksu görüntüsüyle dikkat çekiyor. Tutankamon göz kalemiyle yüz hatlarını güçlendirmek makyaj yapıyordu. Tutankamonun güçlü ve uzun üst dudağı, firavun hanedanının kalıtsal bir özelliği olarak kabul ediliyor.
Tutankamon'un mumyasını ilk olarak İngiliz bilim insanı Howard Carter 1922'de çıkarmıştı.
1.700 ADET RESİM ÇIKARILDI
Fransız, Mısırlı ve ABDli bilim insanlarının katıldığı çalışmada, 3 bin 300 yıl önce yaşamış olan firavunun tomografiden elde edilen bin 700 adet görüntüsü harmanlandı. Mısır Antik Tarih Konseyi Zahi Havas, elde edilen nihai fotoğrafın Tutankamonun Güneş Tanrısı olarak resmedildiği rölyeflerdeki portrelerine benzediği belirtti. Firavun Tutankamonun öldüğü sırada sağlıklı olduğu ve 1.68 m boyunda olduğu belirtildi.
Mısır Antik Tarih Konseyi Zahi Havas, Tutankamon'un mumyasının başında inceleme yapıyor.
AYAĞINDA KANGREN VARDI
Firavunun mumyası 5 Ocak 2005te mezarından çıkarılarak tomografisi çekilmişti. Tomografi çalışmaları bir yana, bilim insanları 9 yaşında tahta çıkan Eski Mısırın bu firavununun esrarengiz ölümünü aydınlatamıyor. Bilim ekibi Tutankamonun başına sert bir cisimle vurularak öldürüldüğünü savunan teoriyi doğrulamaya yönelik bir kanıt bulamadı. Ancak genç firavunun ölümünü açıklayacak yeni bir bulguya ulaşıldı. Tutankamonun sol bacağını kırdığı ve kırığın deriyi yırtarak bir yara açtığı belirlendi. Bilim ekibi, firavunun bu yaradan enfeksiyon kapmış olabileceğini veya kırığın kangrene dönüşmüş olabileceğini vurguluyor.
ÖLÜMÜ SIR PERDESİ
Tutankamonun bedeninin 1968de röntgeni çekilmiş ve kafatasında bir çatlak tespit edilmişti.
Tutankamon'un kafatası.
Bu bulgu firavunun başına vurularak öldürüldüğü şeklinde yorumlanmıştı. Tutankamonun, kendisinden önceki firavunun lağvettiği çoktanrılılığı geri getirmeye çalıştığı için öldürüldüğü sanılıyor. Bir diğer açıklama da, genç firavunun kendinden sonra başa geçen başkumandanı Ay tarafından öldürüldüğünü ileri sürüyor.
Formula 1de geçen yılın şampiyonu Ferrarinin Alman pilotu Michael Schumacher, Şampiyonluk yarışında bize şans vermeyenler bizi tanımıyorlar dedi.
Bu sezon çıktığı 5 yarıştan 3ünde pisti terketmek zorunda kalan Alman pilot, 5 yarışta alınan puanlar bize gösteriyor ki şampiyonluk için daha çok mücadele etmemiz gerekiyor. Ancak son birkaç yarışta, 1 haftada birçok şeyin hızlı bir biçimde değişebileceğini gördük diye konuştu.
Geçen yıl çıktığı 18 yarıştan 13ünü kazanarak 7. kez Dünya Şampiyonu olmayı başaran Michael Schumacher, kendi internet sitesinde yaptığı açıklamada, sezonun halen 5. yarışını geride bıraktıklarını ve sezonda toplam 19 yarış olacağına dikkati çekti.
BİRÇOK ŞEY DEĞİŞEBİLİR
Ferrarinin 36 yaşındaki pilotu Schumacher, açıklamasını şöyle sürdürdü:
Yine tekrarlıyorum. Sezon çok uzun ve birçok şey değişebilir. Biliyorum ki şampiyonluğa ulaşmak biraz daha zorlaştı ancak hiçbir şey kaybedilmiş değil. Biz, hergün biraz daha fazla çalışmaya devam edeceğiz.
ALONSO İLK SIRADA
Hafta sonu sezonun 5. ayağı olan İspanya Grand Prixsinin ardından ilk 5 yarışında 3 birincilik, 1 ikincilik ve 1 üçüncülükle 44 puan toplayan Renaultun İspanyol pilotu Fernando Alonso, sürücüler klasmanında ilk sırada bulunuyor.
5 yarışta 10 puan toplayabilen Schumacherin pist dışı kaldığı İspanya Grand Prixsini, McLaren-Mercedesin Finli pilotu Kimi Raikkonen kazanmıştı.
NBAde 110.4 sayı ortalamasıyla yılın en skorer takımı olan Phoenix Sunsın antrenörü Mike DAntoni, ligde yılın antrenörü seçildi.
Normal sezonda aldığı 62 galibiyet ve 20 yenilgiyle bu sezon ligin en yüksek galibiyet yüzdesine sahip olan ve play-off serisinde hiç yenilgi almayan takımda, ilk kez tüm sezon boyunca görev yapan 54 yaşındaki DAntoni, medya mensuplarının katıldığı oylamada, 326 puan alarak yılın antrenörü unvanını aldı.
Oylamada, Indiana Pacersın antrenörü Rick Carlisle 241 puanla ikinci, Seattle Supersonicsin antrenörü Nate McMillan ise 234 puanla üçüncü oldu.
DAntoni, bu ödüle layık görülen ikinci Suns antrenörü olarak, takım tarihine geçti. Phoenix Sunsda, daha önce de Cotton Fitzsimmons, 1988-1989 sezonunda yılın antrenörü seçilmişti.
EN UÇ BEKLENTİLERİMİN BİLE ÜSTÜNDE
DAntoni, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Ben her antrenörün yapması gerekeni yaptım. Bu ödülü NBAde görev yapan her antrenör alabilir. Bu ödül, benim en uç beklentilerimin bile üstünde diye konuştu.