Şu an bulunduğum mod a o kadar uygun bir şiir ki çok etkilendim..Mükemmeldi emeğinize sağlık. Kırmadan ve kırılmadan geçecek iyi bir sene diliyorum herkese...
Şiirleri ne kadar sevdiğinizi biliyorum Sevda Yeli.Şiir sever biri olarak sizden bunları duymak ne kadar güzel ve hoş.Ben teşekkür ettim,sağolasınız...
Hangi türküye uzansam suskunum sana
Ağıt ağıt, özlem özlem suskun...
Tut ki vurulmuşum;
Aşktan ve kandan bir damla olmuşum.
Bir saçlarının rüzgarına,
Bir de ağzının kıyılarına konmuşum...
Dünyaları yarattığını sanıp ta gaflete dalma,
Kırarak yürekleri binbir günah,ah alma.
Bastıkça titretiyorum sanıyorsan yerleri,
Bir hesap soran olur,düşünürsen öteleri...
Yaptıkların yanına kar mı kalacak sandın,
İhtişamına bakıyorsan yaşamın,bil ki sen de yanıldın.
Ne güzellikten,ne gençlikten,ne saltanattan kalır eser,
Hesap vakti gelince mizan kurulur,okunur defter...
Şimdi genç ve sağlıklısın paran var,keyfin de yerinde,
Tek başına gireceğin yer de derinde.
Sırtında bir kefen,yeni yok günahların üzerinde,
Paralanır kefenin,toprak değer nazlı bedenine...
''Kul hakkıyla gelme,affetmem'' dememiş mi Yaradan?
Acımadan vurursan,kanlar akar yaradan.
Umursamaz,utanç duymazsan yaptıklarından,
Nasıl kapanır günah defterin,hesabın sorulmadan?
Gel vazgeç kibir,kötülük denilen belalardan,
Henüz vakit varken düşün,senden büyük seni yaradan.
Uzat ellerini iyiliklerle ve şefkatle dokunsun,
Dünyada olmasa da ötede hesabın kolay olsun...
Hangi şiire başlasam suskunum sana,
Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun.
Güneşte kavrulan bir kum tanesi,
Çatlayan dudaklarım oluyor her gece,
Yağmura suskun yaşamaya suskun...
Haykırabilsem,
Belki bir nehir köpürebilir sesimde.
Silinebilir kuraklığın bütün izleri;
Upuzun çöller vadileşebilir içimde...
Hangi güzelliği özlesem suskunum sana
Yürek boşluğunda bir of kadar suskun...
Özlüyorum seni masmavi,
Koşuyorum sana bembeyaz,
Ve kahroluyorum bir anda kapkara!!!
Ah oluyorum,
Of oluyorum,
Ve susuyorum...
Oysa haykırabilsem;
Işık yumağı bir pınar olur soluğum...
Hangi türküye uzansam suskunum sana
Ağıt ağıt, özlem özlem suskun...
Tut ki vurulmuşum;
Aşktan ve kandan bir damla olmuşum.
Bir saçlarının rüzgarına,
Bir de ağzının kıyılarına konmuşum...
Hangi dalga silebilir beni senden,
Hangi kasırga koparabilir?
Ben saç tellerinde bir ezgi olmuşum.
Coşkuların her şahlanışında,
Sana deprem deprem susmuşum.
Ve sana susmaktan inan ki yorulmuşum
Yeter olsun gözlerinde ışık fırtınası,
Sözlerinde baskı yasası yeter...
Hangi kavgayı özlesem suskunum sana,
Zafer sabahlarında gece kadar...
Bayram sabahlarında yas kadar suskun;
Böyle güzelliklere de,
Böyle suskunluklara da lanet olsun!!!
Al bu suskunluğumu al artık,
Al ki;
Bütün gürültüler kahrolsun