petty

petty

Üye
22.05.2012
Onbaşı
603
Hakkında

#24.08.2012 00:55 0 0 0
  • Sevdik kıymet bildik terkettik yara aldık yaraladık mutlu olduk uykusuz kaldık uykusuz bıraktık özledik sarıldık gittikpişman olduk üzüldük...

    Kadın'dı bu duyguları taşıyan.
    Erkek'ti bu duyguları yaşatan...
    İnsan'dık hepsi bize aitti...

    Bir adam sevdim canımı yaktı sevdası
    Hiç benim olmadı benimmiş gibi sevdim
    Biraz umursamazdı biraz serseri
    Söylemezdi isteklerini.
    Kahrolsa aşkından uykuları kaçsa geceleri
    Ben bilmezdim.
    Utanırdı bazen hatalarından utancından gelmezdi.
    Sıcak yaz günlerinde bir bardak su gibiydi
    Hiç ikincisini içemedim.
    Ne yetti varlığı ne çekip gidebildim.
    Umutlarım gibi temizdi düşleri
    Elbet istekleri elbette o da hayal kurardı
    Sadece hiçbirini yapamadı.
    Biraz vurdumduymazdı biraz maymun iştahlı

    Ne yardan ne serden vazgeçti.
    Adı gibi büyük bir denizdi
    Çok yüksek bir tepeden bıraktım kendimi sularına
    Bir batıp bir çıktım maviliğinde
    Bazen sakin bir limanda bazen fırtınada
    Üstümden geçen dalgalar gibiydi.
    Bir adam sevdim
    Bir yaz günüydü sessizce sarıldım sohbetine
    Kendinden emin güvenliydi.
    Kalbini gördüm birgün şaşırdım.
    O bu adam değildi.
    Birçoklarına kırgındı duvarlar koymuştu önüne
    Kimse yürüyüp geçmesin görmesin onu diye.
    Bir adam sevdim kızınca çıkıp giderdi birden
    Arkasından ağlardım o hiç bilmezdi.
    Birkaç duble rakısı vardı
    Hayır o da Allahtan vardı
    Yoksa hiç öğrenemezdim beni sevdiğini
    Ayıkken olmazdı yüreğini açacak cesareti.
    Anlayacağınız dostlar
    Ben hiç benim olmayan bir adam sevdim
    Sanki benimmiş gibi!



#24.08.2012 00:42 0 0 0
  • Konu: Bize yeter
    yüreğinize sağlık:)teşekkürler
#23.08.2012 10:13 0 0 0
  • noimage



    Ellerimden tut ! Ve bir daha bırakma beni, yalnızlığın koynuna. Bir daha hiç soğuk olmasın o oda. Dört duvar arası olmasın yalnızlığın adı.Sensiz de olmasın ama. Sadece sonsuz olsun.Tut ki, tek başına yaşanmasın aşk. Tut ki, bıraktığında, başı boş olmasın yalnızlık. Bir sebebi olsun.Sebebinin bir anlamı olsun, sebeplerin en güzeli olsun, o sebebin adı, “sen” olsun.Bırakırsan, bir çocuk beşinci kattan uçuruma düşecek inan bana. Bir değil binlerce sigara daha sönecek, o koyu karanlıkta.Ağlayamayacak belki de. Gözlerini de bırakıp kavuşacak, senden kalan yalnızlığına.Artık olmayacak, bir daha yaşanmayacak bir başına. Çünkü bu dünyadayız.Ve bu dünyada:“Ya bir başınasındır, ya iki başına”
#23.08.2012 07:09 0 0 0
  • noimage


    Keşke Çok Kolay Olsaydı

    "şimdi anlamsızlığı çentikliyor da olsam
    boşlukta asılı ayların geçişlerinde/
    en ağır krizini geçiriyor olsa da sol yanım/
    sevdamızın ölüm hazırlıkları sürse de alkışlayan ellerde/
    henüz çıkmadın içimden"

    yaşanmışlıklara tutunuyor son nefesim
    her yutkunduğumda varlığını gösteren
    o çok sevdiğin gerdanımda asılı aşk

    keşke çok kolay olsaydı herşey
    bir şiirle bitirecek kadar

    şimdi aç yelkenlerini geriye
    suskunluklarımın fırtınası patlayacak az sonra
    hadi boğuş şimdi dalgalarında
    gör bak yıllardır ne fırtınalar birikmiş
    boğduğun sıcaklarda

    ağla şimdi
    tüm bildiğin duaları et bakalım
    hayasız sesinle yakar tanrıya
    gözyaşım da kalmadı ki
    dindirsin bu fırtınayı

    hem unutma
    demirini aldığın limanım ben
    dingin sessiz sensiz
    nerede açıldığın mor ufuk

    keşke çok kolay olsaydı herşey
    bir şiirle bitirecek kadar

    merhametimden son isteğini aldım az önce

    hadi gel birlikte analım dünleri
    sarkacına takılalım zamanın

    tüm buzları ilk öpüşün sıcaklığına bırakalım
    hissediyor musun çıtırtılarını
    kanatlanıyor mu kuşlar yüreğinden
    hedefi olabiliyor musun gözlerimin


    her şeye rağmen bir kez daha
    son bir şanş diyorsun

    o halde
    terlerimizi akıtalım şimdi
    oksitlenmiş düşlerimize

    kızıyorum dirayetsizliğime
    ama
    keşke çok kolay olsaydı herşey
    bir şiirle bitirecek kadar


#22.08.2012 23:04 0 0 0
  • noimage


    Bozuk düzenin,kötü zamanın insanlarıyız biz.
    Suç ne senin nede benim;ayak uydurmaya çalıştık
    Savaşma gücümüzü yitirdik;insanlığımızı da
    Çamura battık,duygularımız kirlendi.
    Mutlu olmaktı tek istediğimiz.

    Attığımız her adım yanlışlara,
    Yanlışlarsa bizi birbirimize sürükledi.
    insan doğrularla mutlu olur,ama
    Ne yaptık onları bizim doğrularımızla yanılttık.
    Kader dedik,yasak dedik,yalansız dedik.
    Sonrada yalanı yaşadık.

    Bizimde bir hikayemiz olucaktı
    Ama yarım kaldı…yarım kaldık.
    Şikayet ediyorum geçmişi
    Bedduamsa yarınlarıma şimdi
    Dibe vurduk;gereklerse artık sahnede
    Çizdiğim yolu kaybediyorum
    Sebepli kuşkular var bahanelerde

    Boşluğun ta kendisi oluyorum…
    Direnişlerim var birde şahlanan duygularıma
    Uçurum oluyorum
    Bazen de düşürüyorum hayallerimi uçurumlardan
    Zor zamanın zorluğundayım

    Derin bir nefese ihtiyacım var
    Arsız hayata devam etmek için
    Sancılar var beynimde yine
    Onursuz yaşama; tüm güzellikleri adıyorum
    Doğumu başladı yaşama karşı alçaklığın
#22.08.2012 23:00 0 0 0
  • Elbette kızıyorsun bana; belki en çok da bu zayıflığıma kızıyorsun: tedirginliğime, seni kaybetme endişeme, telaşıma, şaşkınlığıma, titreyişime, ürpermem, anlamlarını anlamamış kelimelerle yetinmeme, tartışmalarda bulunmama, buhranların yorduğu bir gençlik yaşamama, bilincimi sana yönlendirmeme,kelimelerin yetersiz oluşuna, v.s.....İnadıma öfkeleniyorsun. Seni bırakmama, seni özgürlüğüne salmama hiddetleniyorsun.Bu da "aşk" işte! Bu da entrka! bu da soysuzlaşmanın, aşın getirdiği kilitlenmenin başka bir çeşidi! Peki anahtar nerede sevgilim? Peki anahtarın üzerindeki yivler kimin eseri? ! Dur, dur, bağırma,
    Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
    Bunlar da geçecek şüphesiz. Seni unutmama kaç yüzyıl kaldı ki... bir küsme, bir burulma biçimiyle gidişinin ardından şehrin gri cephelerine fevkalade ağır bir el bombası gibi düşen bunaltının bıraktığı korkunç acının unutulmasına kaç yüzyıl kaldı ki.. Yaralandım. Bütün noktalarımdaki nöbetçilerde yaralandı. Çığırından çıkmış bir ayaklanma gibi ağlamakta yanlızlığım. Bir gerçek aramıyorum felakete. Bir bahane göremiyorum yalnızlığımın beni teselli etmek için söyledikleri kelimelerin hanesinde. Ama yokluğunu doldurmuyor sevda siyasetinin hançerleri. ama bilemiyorum yağmurun ardından artık hangimiz suçlanacak... Eğer hissediyorsan,
    Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
    Ben sende ardı arkası kesilmeyen bir korku sevdim. Ben bir küçük çocuk sevdim sende. Şiddetli ve hayret uyandıran manevralarla kendi kanına olan saplantılı aşkını sevdim. Az kelimeyle kurduğun cümlelerdeki gizli soru işaretlerini, barlardan çatlak bardak gibi atılmayı beklemeni, serserice patlamalarını, yuttuğun toplu iğneleri ve bir film hilesi uyandıran utangaç hasret pozlarını sevdim. Dokunamadım sana. Parmak uçlarım neşterdi çünkü. Kırılan bir kemiğin sesiyle veda ederken,
    Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
#22.08.2012 22:33 0 0 0
#22.08.2012 14:38 0 0 0
  • Ve bu şehrin
    karşılıksız sevenleri ölürken
    hesabı ödemek zorunda kalırlar.. üstüne üstük;
    son buluşma olduğundan habersiz!..
    Hesap yüklü bir "Elveda" gelir,
    ceplerinde beş kuruş "Hoşçakal" yoktur oysa!..
#23.05.2012 18:22 0 0 0
  • Karanlığa çare yoktur, nasıl olsa yol bulur.
    Ve yürekleri sağır eden bir sessizlik,
    tükenmişlikten arta kalan tek varlığın olur.
    Söylenememiş tüm sözcükleri ancak ağlarsın içinde.
    Ve bilemezsin geride kalan mı yalnızdır, yoksa giden
    midir aslında...
#23.05.2012 18:05 0 0 0